خيارات البحث
النتائج 321 - 330 من 471
A study on the Determination of Some Reproductive Traits of Ewes and The Growth Performance of Lambs Akkaraman Raised under Farm Conditions in the Province of Niğde النص الكامل
2023
Yüksel Aksoy | Ahmet Şekeroğlu | Mustafa Duman | Önder Bayram Çoban
In this study, the reproductive and growth performance of Akkaraman sheep between 2017-2021 were evaluated within the scope of the National Sheep and Goat Breeding Project in the Hand of the Public, which is being carried out in the province of Nigde. In the research, data obtained from 30923 animals in 22 farms in 7 villages in the central district of Nigde province were used. In the study, the effect of year, dam’s age, gender and birth type on birth weight (BW), live weight on day 60 (LW1), live weight on day 120 (LW2), daily live weight gain (DLWG) on day 120 were investigated. The effects of year, dam’s age, gender and birth type on BW, LW1, LW2, DLWG were found to be statistically significant. While the effects of year, dam’s age and gender were found to be statistically effective on SR, the effect of birth type was found to be insignificant. In the study, fertility, fecundity and litter size in Akkaraman lambs were determined as 0.92, 1.03 and 1.13, respectively. As a result, remarkable progress has been achieved in Akkaraman lambs in terms of performance characteristics (LW1, LW2 and DLWG) between 2017 and 2021.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Effect of Drought and UV-B Stress on Leaf Morphology of Ash-Leaved Maple and Sycamore Maple النص الكامل
2023
Hatice Çobanoğlu | Şemsettin Kulaç
Global climate change continues to leave irreversible effects worldwide. With the increase in the effects of climate change, especially in recent years, the amount of UV-B radiation reaching the earth's surface is also likely to increase. With increasing temperatures, the amount of precipitation in the world has decreased, and the drought has started to alarm. This study is tried to understand how plants can respond to these stresses using ash-leaf maple (Acer negundo L.) and sycamore maple (Acer pseudoplatanus L.) species. The effects of these stress factors on plant leaf morphology were investigated by applying certain intensities of drought (moderate [T2] and severe drought [T3]) and UV-B (8 kJ m-2 h-1 [T4] and 12 kJ m-2 h-1 [T5]) stresses on these two species with T1 (control) treatment. As a result, leaf width in A. pseudoplatanus species was at the lowest levels in individuals exposed to T3 and T9. In A. negundo species, leaflet length in T1, T2, T3, T4 T5, T6 (modarete+T4), T7 (modarete+T5), T8 (severe drought+T4), and T9 (severe drought+T5) treatment were 8.800, 8.704, 8.075, 8.792, 8.823, 8.516, 8.317, 7.993, and 8.605 cm, respectively. According to these values, it was observed that the leaflet length was the shortest in T8 (7.993 cm) treatment. On the other hand, the leaflet length in T9 was close to the T1 group. As a result, individuals exposed to T4 were more affected than T5 in applications applied to UV-B stress and T3. Therefore, the increase of UV-B radiation positively affects the plant's resistance to drought stress.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Farklı Genotipik Damızlık Japon Bıldırcınlarında Canlı Ağırlığa Göre Seleksiyonun Yumurta Verim Özellikleri Ve Kuluçka Özelliklerine Etkisi النص الكامل
2023
İsmail Can Batkı | Mikail Baylan | Kadriye Kurşun
Bu araştırma, farklı genotipik damızlık japon bıldırcınlarında yumurta verim özellikleri ve kuluçka özelliklerinin belirlenmesi amacıyla planlanmıştır. Araştırma da biri ticari (T) diğeri ise Çukurova Üniversitesinde yetiştirilen japon bıldırcını (CU) olmak üzere iki genotip kullanılmıştır. Her iki genotipten kuluçka sonunda 500 civciv elde edilmiştir. Elde edilen bıldırcınlar 5 hafta büyütüldükten sonra canlı ağırlığa göre seleksiyon yapılmıştır. Böylece, denemede 2 kontrol (TK, CUK), 2 seleksiyon (TS, CUS) ve 2 melez (TM, CUM) olmak üzere 6 farklı deneme grubu oluşturulmuştur. Her deneme grubundan 72 adet damızlık bıldırcın seçilmiş ve toplam 432 hayvan kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen bulgulara göre, damızlıklarda 14 haftalık ortalama yumurta verimi boyunca en yüksek yumurta veriminin %79,13 ile ticari seleksiyon grubunda, en düşük ise %69,38 ile Çukurova Üniversitesi melez grubunda olduğu bulunmuştur. Yumurta ağırlığı açısından 3, 4 ve 5. haftada muamele grupları arasında gözlenen farkların önemli olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, kuluçka özellikleri bakımından ticari kontrol grubunun diğer gruplara kıyasla daha yüksek değerler sağladığı görülmüştür. %5 ve %50 cinsi olgunluk ağırlığının sırasıyla 323,62 g ve 347,50 g ile CUS grubunda görüldüğü ve gruplar arasındaki farklılığın önemli olduğu bulunmuştur. Sonuç olarak, yumurta verimi ve kuluçka özellikleri bakımından ticari grup ve melezlerin üstün olduğu söylenebilir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Gıda Sistemlerinde Yenilebilir Filmler ve Kaplamalar النص الكامل
2023
Semra Bozkurt | Özgül Altay | Mehmet Koç | Figen Kaymak Ertekin
Sentetik ambalajların çevre üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması ve gıdaların doğal yollarla korunmasına yönelik tüketici taleplerinin artması bu alanda alternatif yöntemlerin araştırılmasına öncülük etmiştir. Ambalaj teknolojisindeki yeniliklerden biri olan yenilebilir film ve kaplamalar, nem, gaz, yağ ve aroma geçişine karşı bariyer işlevi görerek gıdaların raf ömrünü uzatmak ve kalitesini iyileştirmek amacıyla kullanılmaktadır. Gıdaların yüzeyine ince bir tabaka şeklinde uygulanan veya ambalaj materyali olarak kullanılabilen yenilenebilir film ve kaplamaların üretiminde protein, polisakkarit ve lipid gibi farklı biyopolimerler kullanılmaktadır. Bu biyopolimerlere ek olarak yenilebilir film ve kaplamaların mekanik ve fonksiyonel özelliklerini geliştirmek amacıyla plastikleştirici madde, emülsifiyerler, antioksidan ve antimikrobiyal maddelerden de yararlanılabilmektedir. Filmlerin yapılma tekniği, kullanılan kaplama materyali tipi, kullanılan plastikleştirici madde cinsi ve konsantrasyonu, film hazırlama aşamasında yapılan kurutma işlemi ve çevresel faktörler (sıcaklık, bağıl nem, basınç) yenilebilir film veya kaplamaların fiziksel ve mekanik özelliklerini etkileyen önemli faktörlerdir. Bu derleme makalede yenilebilir film ve kaplamalar için kullanılan film materyalleri, film hazırlama yöntemleri, filmlerin yapısını etkileyen çevresel ve yapısal faktörler bir arada derlenmiş, bu faktörlerin filmlerin kalite özellikleri üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Aynı zamanda yenilebilir filmlerin gıdalarda kullanım alanları da değerlendirilmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Cittaslow Kentlerde Yaşayan Halkın Slow Food Algı Düzeyinin Belirlenmesi النص الكامل
2023
Samet Mısır | Banu Koç
Geleneksel ve modern dünyada ülkelerin yaşam algısına göre anlam kazanan yemek kültürü, gastronomiye farklı bakış açıları kazandırır. Bu bakış açılarından biri olan Yavaş Yemek akımı ile geleneksel yemek kültüründe unutulmaya başlayan yemeklere güncel bir yaklaşım kazandırmak esastır. Yavaş yemek akımı yemek kültürünün sürdürülebilirliğini sağlarken, ‘tat alma duyusunun’ da korunmasını destekler; birlikte sofralar kurmada ve ortak noktaların önemini belirlemede, geleneksel yöntemlerle gıda üretiminde ve teknik kullanmada bilinçlenmeye hizmet eder. Akımın hizmetlerinin hedefe ulaşıp ulaşmadığının saptanabilmesi için nicel veri toplama teknikleri kullanılır. Yavaş hareketlilik akımının döngüsü önce üretim sonra tüketimdir. Bu çalışmanın amacı Çanakkale ili Gökçeada ilçesinde yaşayan halkın yavaş yemek algılarının boyutunu ve yavaş yeme tutumlarını belirlemektir. Bu amaçla çalışmanın örneklemini oluşturan Gökçeada yerel halkına yavaş yemek algısının ve bu algının yavaş yeme tutumlarına etkisini belirlemek için hazırlanan sistematik soru formundan oluşan anket yöntemi uygulanmıştır. Anket verilerinden elde edilen sonuçlara göre katılımcıların %68,5 katılım oranı ile kadın olduğu ve çalışmanın çoğunluğunu oluşturdukları belirlenmiştir. Yavaş Yemek akımını bildiğini belirten katılımcıların %92,4’ü Yavaş Yemeği doğru tanımlamışlardır. Katılımcıların yerel gıda tüketme eğiliminin belirlenmesi için yöneltilen sorulara %50’nin üzerinde pozitif katılım sağladıkları belirlenmiştir. Dolayısıyla katılımcıların yüksek oranda yerel gıda talep, ilgi ve tüketme eğilimi olduğu söylenebilir. Yavaş Yemek tüketiminin demografik özelliklerle bağlantısının incelendiği 6 hipotezden medeni durum ve yaş hipotezi kabul edilmiş diğerleri ise reddedilmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Evaluation of the Blood Gas Parameters Changes During Ovariohysterectomy with Butorphanol, Medetomidine, and Ketamine Combination Anesthesia in Queens النص الكامل
2023
Fatma Satılmış | Merve İder | Muhammed Furkan Çiftçi | Ömer Faruk Yeşilkaya | Berrak Işık Soytürk | Hasan Alkan | Kübra Karakaş Alkan
Sunulan çalışmanın amacı kedilerde ovaryohisterektomi sırasında butorfanol, medetomidine ve ketamin kombinasyonu ile yapılan anestezinin kan gazı parametrelerine etkisinin belirlenmesidir. Çalışmada 6-72 ay aralığında, farklı ırklarda, 19 adet kısırlaştırılan dişi kedi kullanıldı. Anesteziden önce vena cephalica antebrachi’den heparinli enjektöre 1 mL kan alınarak kan gazı parametreleri değerlendirildi. Klinik muayene ve laboratuvar analizler sonucunda sağlıklı olduğu belirlenen kediler ovaryohisterektomi için genel anesteziye alındı. Anestezi indüksiyonu için butorfanol (0,01 mg/kg, IV) uygulandı, uygulamadan 5 dakika sonra medetomidine (0,08 mL/kg, IV) ve 10 dakika sonrasında ise ketamin (5-7,5 mg/kg, IV) damar içi yolla verildi. Ketamin uygulamasının 10. dakikasında kedilerden tekrar kan örneği alındı. Anestezi öncesi ve sırasında alınan kan örneklerinde pH, pCO2, pO2, sO2, Na, Ca, K, Cl, Glu, Lac, BE ve HCO3 düzeyleri değerlendirildi. Anestezisi indüklenen kedilerde pH, pO2, sO2, BE ve HCO3 düzeylerinin anestezi öncesine göre daha düşük, pCO2 ve laktat konsantrasyonlarının ise yüksek olduğu tespit edildi. Sonuç olarak ovaryohisterektomi uygulanacak kedilerde kan gaz parametreleri takibinin yapılmasının, operasyon öncesi ve sonrası oluşabilecek komplikasyonların önlenebilmesi için yararlı olabileceği düşünüldü.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Farklı Üretim Ortamlarının İstiridye Mantarı (Pleurotus Ostreatus) Üretiminde Verim ve Kalite Üzerine Etkisi النص الكامل
2023
Murat Çetin | Turgay Kabay | Suat Şensoy
Yabani mantarlardan zehirlenme riski korkusu insanları kültüre alınabilen mantar türleri üretimini artırmaktadır. Bu mantar türleri içerisinde yer alan istiridye mantarı üretimindeki bazı avantajlar nedeniyle son yıllarda tercih edilir olmuştur. Mantar üretiminin artmasında üretim ortamlarında bölgesel çeşitliliğin sağlanması çok önemlidir. Bu çalışmada Van ve çevresine mantar üretimini yaygınlaştırmak ve bölge üreticilerinin kolay temin edebilecekleri saman ve atıl durumda olan demlenmiş çay atıklarında üretimin etkinliğini araştırmak amaçlanmıştır. Buğday samanı, demleme çay atığı ve hazır mantar üretim kitleriyle kurulan çalışma tesadüf parselleri deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak tasarlanmıştır. Elde edilen mantarlarda, ilk hasat, karpofor ağırlığı, toplam verim, karpofor ölçüleri, makro ve mikro elementler parametrelerine bakılmıştır. Yapılan çalışmada çay ortamında üretilen mantar verilerinin, mantar üretimi yapan firmalardan alınan hazır kitlerden alınan mantar verilerine daha yakın sonuç alındığı görülmüştür.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Sulamaya Açılan Alanlarda Sulu Tarım Dışındaki Faaliyetler Sonucu Bitkisel Üretim Değerinde Meydana Gelen Kayıpların Değerlendirilmesi: Dsi 25. Bölge Müdürlüğü Örneği النص الكامل
2023
Murat Tekiner | Duygu Aktürk
Son yıllarda iklim değişikliği ve küresel ekonomik krizin etkisi ile tarım gittikçe daha da önem kazanmıştır. Tarımsal üretimin arttırılabilmesi ve sürdürülebilirliği için üretim faktörlerinin etkin ve verimli kullanılması gerekmektedir. Bunun gerçekleşmesinde önemli faktörlerden biri de sulamadır. Sulama, tarımsal üretimin sürekliliğini ve karlılığını artıran önemli faktörlerden biridir. Diğer üretim faktörlerinin etkinliğini arttırarak yüksek verim alınmasını ve dolayısıyla üretim değerinde artış sağlanmasında önemli paya sahiptir. Tarımda üretim değerinin artması, sulanan alanların ve birim alandan alınan ürün artışına bağlıdır. Dolayısıyla sulamaya açılan alanlarda, kuru tarım ya da nadas uygulaması yapıldığında ya da boş bırakıldığında üretim değeri kaybı meydana gelmektedir. Bu çalışmanın amacı, DSİ 25. Bölge Müdürlüğü görev alanında bulunan araziler için yukarıda belirtilen üretim değer kayıplarının ortaya konulmasıdır. Çalışmanın materyalini 2015-2020 arası yıllara ait “DSİ’ce İşletilen ve Devredilen Sulama Tesisleri Değerlendirme Raporu” ile “DSİ’ce İnşa Edilerek İşletmeye Açılan Sulama ve Bataklık Islahı Tesisleri Mahsul Sayım Sonuçları” adlı raporları oluşturmaktadır. Elde edilen sonuçlara göre, ele alınan altı yılda sulanabilen arazilerde, kuru tarım yapılması, boş bırakılması ve nadasa bırakılmasından dolayı toplam 707.048.805 $ üretim değeri kaybı söz konusudur.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Derin Öğrenme Teknikleri ile Bazı Üzüm Çeşitlerinin Tespiti النص الكامل
2023
İsmail Terzi | Mehmet Metin Özgüven | Adem Yağcı
Bağcılıkta üzüm çeşitleri belirlenirken, sürgün, yaprak, salkım ve meyveye ait karakterizasyon özellikler kullanılmaktadır. Bu karakterizasyon özellikler uluslararası yöntem birliğinin oluşması için “Uluslararası Bitki Gen Kaynakları Merkezi” (International Board for Plant Genetic Resources) adına oluşturulmuş bir çalışma ekibi ile “Bağcılık ve Şarapçılık Ofisi” (Office Internatıonal de la Vigne et du Vin-OIV) ve “Uluslararası Yeni Bitki Çeşitlerinin Korunması Birliği” (International union for the Protection of New Varietes of Plants- UPOV) ile işbirliği içinde yapılan çalışmalarla geliştirilmiş ‘Üzüm Tanımlayıcıları’ (Grape Descriptors) adıyla bir normda yayınlanmıştır. Üzüm çeşitlerinin sahip olduğu ampelografik özellikler bu normdaki karakterizasyon özelliklere göre belirlenerek ortaya çıkarılmaktadır. Her üzüm çeşidinin sürgününe, yaprağına, salkımına ve meyvesine özgü ampelografik özellikleri bulunmaktadır. Bu özellikler ‘Üzüm Tanımlayıcıları’ normuna göre belirlendikten sonra sayısal veya sözel olarak ifade edilmektedir. Bu çalışmada ampelografik özellikler kullanılarak Corint, Merlot, Tayfi, Michele palieri, Narince üzüm çeşitlerinin derin öğrenme teknikleri ile sınıflandırılması yapılmıştır. Amaç üzüm çeşitlerinin ampelografik özelliklerini kullanarak derin öğrenme teknikleri ile hangi üzüm çeşidi olduğunu belirlemektir. Yapılan çalışma için 15 katmandan meydana gelen yeni bir CNN modeli oluşturulmuştur. Beş sınıf bulunan veri setinde beş adet üzüm çeşidinin salkım ve meyvelerine ait 227x227x3 boyutunda toplam 1028 adet görüntü kullanılmıştır. Görüntülerin %80’i eğitim için %20’si ise doğrulama için ayrılmıştır. MATLAB programında, yeni ve özgün olarak geliştirilen CNN modeli ile %96,10 sınıflandırma başarım oranı elde edilmiştir. Yapılan analizler neticesinde geliştirilen CNN modelinin başarılı olduğu ve üzüm çeşitlerinin sınıflandırılmasında kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.
اظهر المزيد [+] اقل [-]The Comparative Analysis of a Developed Swing Beater and Conventional Beater of a Palm Nut Cracking Machine النص الكامل
2023
Oluwatobi Okunola | Olawale John Olukunle | Oluwafemi Adeyemi Adetola | Waleola Akinfiresoye
Based on high dependent of many processing company on palm kernel oil, high quality palm nut cracking machine is not only necessary but also important to revitalize the production of palm kernel in other to meup with ever increasing industrial demand. Different palm kernel beaters; Swing beater (SB) and the conventional type known as rigid beater (RB) of an existing palm kernel cracker were investigated using the moisture content (7, 17, 26% (db)), five different speeds (970, 1200, 1450,1750, 2430rpm) and three different average nut sizes (14.5, 22.15, 29.43mm) of palm kernel nut. Approximately, six thousand palm nuts of Tenera specie were collected, dried, cleaned and sorted to evaluate the machine. Result shows that, the maximum quality efficiency recorded for Swing beater was 89.5% at 17% moisture content (db), 29.4 mm average nut size and 970 rpm machine speed. Similarly, for the performance of rigid beater, the maximum quality efficiency of 71.5% was recorded at 26% moisture content (db), 29.4 mm average nut size and 970 rpm machine speed. The effect of nut size was however not significant on the quality efficiency however it was generally observed that quality efficiency increased with increase in the nuts size. The machine speed has a significant effect on the quality efficiency. Generally, the quality of the kernel recovered decreased as the machine speed decreased. Beater configuration has significant effect on the quality efficiency of the palm nut cracking machine at 5% significant level. Swing beater can be used instead of conventional beater (rigid beater) to crack palm nut for higher quality of whole kernel recovery.
اظهر المزيد [+] اقل [-]