خيارات البحث
النتائج 41 - 50 من 281
Effect of Full and Limited Irrigation Treatments on Seed Quality of Some Common Bean Cultivars (Phaseolus vulgaris L.)
2018
Sevgi Çalışkan | Ramazan İlhan Aytekin | Ayten Kübra Yağız | Caner Yavuz
The aim of the study is to determine the seed quality of different dry bean genotypes, grown under full and limited irrigation conditions. The study was conducted at Nigde Omer Halisdemir University laboratories. Eight different dry bean cultivars (Yunus 90, Cihan, Goynuk 98, Batalla, Alberto, Arslan, Zirve, Noyanbey 98) were used in the study. The study was established with 3 replications according to randomized split-plot design. Quality characters like dry and wet seed weight, water uptake capacity, water uptake index, dry and wet volume, swelling capacity and swelling index, cooking time and protein content were determined. In conclusion, statistically significant differences among applications and cultivars were observed in terms of the all parameters examined. The grains obtained from the limited irrigation plots, had lower values in terms of all evaluated properties. Differences between dry and wet weight, water uptake capacity and index, dry and wet volume, cooking time and protein content between cultivars were statistically significant. In the study, correlation between cooking time and grain size was determined, and it was concluded that enlarging in grains size increases the cooking time. In addition, it was concluded that limited irrigation in the reproductive period had a negative effect on seed quality of different dry bean cultivars and it should not be lowered below 50% of the water capacity in the soil during this period.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Kuzey Amerika ve Türkiye’de Tarımsal İş Hukuku
2018
İbrahim Çağan Kaya | Sema Gün
İşgücü kavramı, kişilerin veya tüzel kişiliklerin ekonomik faaliyetleri ile birlikte ortaya çıkmıştır. Bir malın veya hizmetin üretimi karşılıklı iş ilişkisine bağlı olarak yürütülmektedir. Özellikle sanayi devrimi sonucunda ortaya çıkan işçi sınıfı ile birlikte işçilerin ve işverenlerin hak ile yükümlülükleri konusunda hukuki kurallara ihtiyaç duyulmaya başlanmıştır. Temelde sanayi ağırlıklı olan bu hukuki düzenlemeler tarım sektörünü çoğunlukla kapsam dışı bırakmıştır. Tarım işletmelerinin aile işgücüne dayalı bir yapısı olduğu için, dışarıdan mal ve hizmet alımı konusunda iş sözleşmesi düzenlenmesi diğer sektörlere oranla daha azdır. Tarım sektöründe kurumsallaşmanın yaygın olmaması, tarım işçisi sınıfının olmaması, kendi hesabına çalışan aile işletmelerinin yoğun olması, gibi nedenler gelişmekte olan Türkiye gibi ülkelerde tarımsal iş hukukunun sadece iş hukukunun bir yan dalı olarak kalmasına yol açmıştır. Çalışmaya konu olan Kuzey Amerika ülkelerinde, özellikle Amerika ve Kanada’da, tarımsal iş hukuku yasal sistem içerisinde özel bir hukuk dalı olarak yer almaktadır. Amerika ve Kanada federal bir yönetim sistemi ile yönetilmekte olup, her eyaletin genel yasal çerçeve yanında özel düzenlemeleri de bulunmaktadır. Çalışmanın amacı, Kuzey Amerika ülkelerinden Amerika ve Kanada’da tarımsal iş hukuku konusunda gelişmelerle Türkiye’yi karşılaştırmaktır. Bu kapsamda Amerika ve Kanada’da tarımsal ücretler, mevsimlik ve göçmen işçiler, çocuk işçi ile sosyal güvence ve iş sağlığı konularındaki yasal düzenlemeler incelenmiş ve Türkiye’nin mevcut yasal mevzuatı ile birlikte değerlendirilmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Osmaniye İlindeki Tahıl Depolarının Mevcut Durumu ve Yapısal Özelliklerinin Belirlenmesi
2018
Serpil Gençoğlan | Didem Besen | Cafer Gençoğlan
Bu çalışmanın amacı, Osmaniye ilinde bulunan tahıl depolarının mevcut durumu ve yapısal özelliklerini belirlemek, karşılaşılan sorunlara çözüm önerileri sunmaktır. İlde 2015 yılı kayıtlarına göre 225 adet tahıl deposu bulunmaktadır. Anket yapılacak işletme sayısı Oransal Örnekleme Yöntemi ile 142 adet olarak hesaplanmıştır. Anketler bu işletmelerde 2016 yılında yapılmış ve değerlendirilmiştir. Osmaniye ilinde tahıl depolarının %99,3’ü özel teşebbüslere, %0,7’si ise devlet kuruluşlarına aittir. Bunların %89,4’ü kâgir, %10,6’sı ise çeliktir. Sadece çelik depolar projelidir. Depolama süresi depoların %42,2’sinde 2-4 ay, %46,6’sında 5-8 ay, %11,2’sinde ise 9 ay ve daha fazladır. Depoların %50’sinde doğal, %10,6’sında mekanik havalandırma, %39,4’ünde ise havalandırma bulunmamaktadır. Duvarlarda ve çatıda yalıtım malzemesi yoktur. Çatı şekli depoların %38’inde beşik, %51,4’ünde düz tavan, %10,6’sında ise koniktir. Tahıl depolarının tamamında jeneratör bulunmamaktadır. Kâgir depoların duvarlarında çatlaklar ve nemden dolayı kabarmalar, küflenmeler gözlenmiştir. Havalandırma pencerelerinin boyutlarının yetersiz hatta bazı depolarda havalandırma pencerelerinin olmadığı tespit edilmiştir. Nem ölçüm aleti, depoların sadece %30,3’ünde, sıcaklık ölçüm aleti ise %14,1’inde bulunmaktadır. Elde edilen sonuçlardan Osmaniye ilinde yeterli depo bulunmadığı belirlenmiştir. Çelik siloların kurulumunun kolay ve depolama kapasitesinin yüksek olması, kısa zamanda inşa edilmesi, zaman ve iş gücünden tasarruf sağlaması nedeniyle Osmaniye ilinde kurulması önerilmektedir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Cüce Hamsterlerin (Phodopus roborovskii) Genital Dokularında Androjen Reseptör Lokalizasyonu
2018
Fatih Mehmet Gür | Sema Timurkaan | Saime Betül Baygeldi | Zait Ender Özkan | Yeşim Aslan Kanmaz | Hatice Emel Gür | Ramazan İlgün | Berrin Gençer Tarakçı
Androjenler hedef dokulardaki etkilerini esas olarak androjen reseptör (AR) aracılığıyla gösterirler. Bu çalışmada dişi ve erkek cüce hamster genital dokularında AR lokalizasyonu araştırıldı. Mevcut çalışmada 6 adet dişi, 6 adet erkek hayvan kullanıldı. Anestezi sonrası, çalışılacak dokular, hızlı bir şekilde vücuttan uzaklaştırılarak %10’luk tamponlu nötral formalinde tespitin ardından parafine gömüldü. Kesitler, mikrodalga ışınımlı “antijen retrieval” tekniği uygulandıktan sonra immunohistokimyasal yöntemlerle boyandı. AR pozitif immunboyanma testis, kaput epididimis, prostat bezi ve vezikula seminalis dokularında yalnızca hücre çekirdeklerinde gözlenirken, ovaryum ve ovidukt dokularında hücrelerin bir kısmında sitoplazmada bir kısmında ise çekirdekte gözlendi. Cüce hamster erkek ve dişi genital dokularındaki AR lokalizasyonu, diğer türlerle benzerdi. Genital dokularda AR varlığı, androjenlerin bu dokular için elzem olduğu görüşünü desteklemektedir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Effects of Arbuscular Mycorrhizal Fungi (AMF) on Heavy Metal and Salt Stress
2018
Aydın Atakan | Hülya Özgönen Özkaya | Oktay Erdoğan
The Arbuscular mycorrhizal fungi (AMF) are microorganisms that live symbiotically with plant roots and have many benefits to soil and plants. In this study, some effects of AMF which are known to be soil and plant beneficial, have been evaluated and solution proposals have been put forward against heavy metal and salinity stress in the soil. Salt accumulation and high concentrations of heavy metal in the soil affects negatively the microbial diversity and activity. Removal of salt acumulation and heavy metal from contaminated soil by chemical and physical methods is both very expensive and ineffective. Therefore, AMF are important for alleviating the heavy metal and salt stress in plants. AMF can alter plant physiol¬ogy and root morphology, increase the uptake of nutrients and water from the soil through an extensive hyphal network, decrease the use of chemical fertilizer, interact with other soil microorganisms plant growth promoting, induce of some resistance parameters in the plants and produce the glomalin which develops the properties and structure of soil. AMF are eco-friendly solutions according to traditional methods and the use of suitable plant-fungi combinations increases the chances of success of these applications.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Pazarsuyu Deresi (Giresun, Türkiye) Sediment Kalitesinin Çok Değişkenli İstatistik Yöntemlerle Belirlenmesi
2018
Fikret Ustaoğlu | Yalçın Tepe
Doğu Karadeniz Bölgesi, Giresun il sınırları içerisinde bulunan Pazarsuyu Deresi sediment kalitesinin tespitini amaçlayan bu çalışma Haziran 2014 ile Mayıs 2015 tarihleri arasında yürütülmüştür. Belirlenen dört istasyondan mevsimsel olarak alınan sediment örneklerindeki ortalama ağır metal miktarları; Cr; 10,64 ppm, Mn; 155,83 ppm, Fe; 8312 ppm, Co; 5,73 ppm, Cu; 17,79 ppm, Zn; 32,74 ppm, Cd; 0,16 ppm, Pb; 19,69 ppm olarak tespit edilmiştir. Ayrıca ortalama olarak sediment pH’ı ve organik madde yüzdesi sırasıyla 6,64-5,02 olarak hesaplanmıştır. Elde edilen veriler tek yönlü varyans analizi (ANOVA), pearson korelasyon analizi, kümeleme ve faktör analizleriyle istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Noktalama grafikleri PAST istatistik programında yapılmıştır. Bu grafikler sediment kalite kriterleri ve yerkabuğu ortalama ağır metal içeriği ile karşılaştırılarak, akarsuyun sedimentindeki ağır metal kirliliğinin seviyesi belirlenmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Efficiency of Air-conditioning System that Used in Agricultural Tractors on Tractor Performance and Specific Fuel Consumption
2018
Dursun Yenal Erzurumlu
In this study, the effects of air-conditioning system on tractor performance and specific fuel consumption were examined and evaluated by experimental data. Loading performed from tractor power take-off in periodically by electrical dynamometer. Fuel consumption were measured in air-conditioning off and air-conditioning on usage and comments were discussed according to these values. In same speed and loading, measured specific fuel consumption value when the air conditioning is on more than measured specific fuel consumption value when the air conditioning is off. Torque values were measured and fuel power and power take-off power were calculated, these values were compared, comments were discussed according to these values. In same speed and loading, measured power take-off efficiency values when the air conditioning is on less than measured power take-off efficiency values when the air conditioning is off. This change is determined respectively as average 4.37%, 4.34% and 8.63% negatively for the measured three brand tractors. As a result of all data, the positive effect of air-conditioning usage on specific fuel consumption, the negative effect of air-conditioning usage on power take-off efficiency were determined.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Effect of Polyamine on Pigmentation, Reactive Oxidative Species and Antioxidant under Drought in Maize (Zea mays L.)
2018
Sharmin Akter | Md. Golam Rasul | Mohammad Zakaria | Md. Mahathir Sarker | Irin Sultana Nila | Sudipta Dutta | Md. Masudul Haque | Md. Motiar Rohman
To examine polyamines (PAs) effect in modulating the drought induced by polyethylene glycol (PEG) in maize (Zea mays L.) seedlings (variety Khoibhutta, 8 day seedlings grown in petri dish in incubator) were subjected to 20% PEG (polyethylene glycol) followed by 20 µmol PAs, Putrescine (Put), Spermidine (Spd) and Spermine (Spm) with PEG solution for 48 hours. Sharp decrease in Relative Water Content (RWC), Chl a, Chl b, carotenoid (Car) and total pigment content was observed under drought compared to control condition, while PAs application reversed their decreasing trends. PEG significantly increased Reactive Oxidative Species (ROS) [superoxide (O2•−) and H2O2], Methyl Glyoxal (MG), Melondialdehyde (MDA) and Lipoxigenase (LOX) activity, while Pas decreased the contents considerably (except MG) as compared to those under drought. Drought increased proline content, which was further augmented in PA treatments. PAs failed to incline glyoxalase’s (Gly-I and Gly-II) activities, reduced under PEG. The activity and western blot confirmed the accumulation of Glutathione S-Transferase (GST) under drought, but PAs failed to augment the activity. Ascorbic Acid (AsA) and Glutathione (GSH) got oxidized into Dehydroascorbate (DHA) and oxidized Glutathione (GSSG) under drought but PAs effectively maintained homeostasis. Superoxide Dismutase (SOD), Peroxidase (POD), Ascorbate Peroxidase (APX), Glutathione Peroxidase (GPX), Monodehydroascorbatereductase (MDHAR), Dehydroascorbatereductase (DHAR), and Glutathione Reductase (GR) inclined in drought stressed seedlings, while Catalase (CAT) activity decreased under drought. PAs addition increased SOD, POD, GPX, CAT, MDHAR, and GR activities, but declined DHAR activity. These findings suggested important role of PAs in increasing tolerance under short term drought by modulating antioxidant effect.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Morphology, Pathogenicity and Management of Coniella Fruit Rot (Coniella granati) on Pomegranate
2018
Aysun Uysal | Şener Kurt | Emine Mine Soylu | Merve Kara | Soner Soylu
One of the objectives of the study was to identify the fungus involved in fruit rot on pomegranates in the Mediterranean Region of Turkey. The fungus designated as Coniella granati (Saccardo) Petrak and Sydow based on morphological characteristics. The fungus colonized the fruit after 5 to 8 days, followed by the appearance of fruit rot symptoms leading to the formation of abundant pycnidia covering the peel. Secondly, the efficacy of fungicides against C. granati was evaluated by mycelial growth and conidial germination assays. Tebuconazole, boscalid+pyraclostrobin and iprodione at 1.0, 25, and 50 μgml-1 concentrations, respectively, completely inhibited mycelial growth. In the azoxystrobin and dodine, relatively higher concentrations required to inhibit mycelial growth. Tebuconazole exhibited the greatest inhibition (82.2%) of mycelium growth. The EC50 values in mycelial growth of C. granati ranged from 0.13 to 151.9. The highest EC50 values occurred for tebuconazole (0.13μgml-1). Tebuconazole, boscalid+pyraclostrobin and iprodione at 200, 10 and 5 μgml-1 concentrations, respectively, were the highly effective in inhibiting conidial germination. Azoxystrobin exhibited a low effect (61%) on conidial germination. The EC50 values on conidial germination of C. granati ranged from 0.2 to 28.7. Tebuconazole had the lowest EC50 value, while boscalid+pyraclostrobin exhibited the highest EC50 value.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Siyez Buğdayına (Triticum monococcum) Metal İşleme Sıvısı Etkilerinin ICP-OES Yöntemiyle Değerlendirilmesi
2018
Sefa Pekol
Atık metal işleme sıvısına maruz bırakılan siyez buğdayında metal birikim seviyeleri gövde ve kökte ICP-OES ölçümleri le ayrı ayrı belirlenmiştir. Kökte özellikle demir, manganez ve krom kontrol grubuna göre deneme gruplarında metal işleme sıvısının miktarına bağlı olarak iki katına kadar yükselmiştir. Gövdedeki demir, mangan ve alüminyum iki kat artmış, ayrıca çinko ve nikel de artış eğilimi gözlenmiştir. Siyez buğdayının büyümesi önemli derecede engellenmiştir. Metal işleme sıvısı oranı arttıkça bitkinin gelişimi azaldı, 1MS/20 su deneme grubunda bitki canlılığını kaybetmiştir. Ekosistemde yağmur suyu, yüzey suları ve akiferler için atık metal işleme sıvısı ciddi bir tehdit oluşturabilir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]