خيارات البحث
النتائج 1 - 10 من 426
What Are The Factors Affecting No-Till Adoption In The Farming System Of Sétif Province In Algeria? النص الكامل
2018
Rouabhi, Amar | Laouar, Abdelmalek | Mekhlouf, Abdelhamid | Dhehibi, Boubaker
Conservation agriculture is a concept which defines different farming systems. Its implementation depends on soil properties, climate and socio-economic considerations. Since two thousands, no-till technology; which is one facet of the conservation agriculture has begun to take place in the high plains of Sétif province-Algeria. Its adoption is facing several problems of socio-economic and technical issues. This work monitored the track of no-till adoption within a sample of 28 farmers during two years 2014 and 2016. During 2014 farmers were supported financially and technically through a subsidy program that aimed at the support of conservation agriculture via no-till technique. In 2016, the subsidy program has ended; hence, farmers have no longer incentives. Multivariate statistical analyses were performed to diagnose the evolution of no-till adoption and behavior’s farmers between the two periods. In 2016, results showed an increase of no-till area, even though, the drop of the number of adoptive farmers by 71%. The main reasons for adopting no-till according to the adoptive farmers were the minimization of farming operation costs and saving time. However, the major impediments facing no-till adoption; were the rise of weeding charges and the concern of weed infestation especially by bromus.sp, which is a vigorous prevalent weed, which locally developed some pesticide’s resistance. Also, the excessive use of pesticides may be considered as an environmental reason for no adopting no-till.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Turmeric (Curcuma Longa): An Underutilized Phytogenic Additive in Poultry Nutrition النص الكامل
2018
Olumuyiwa Joseph Olarotimi
The aim of this review paper is to explore the available information from research findings on the use of Turmeric (Curcuma longa) as a reliable phytogenic antibiotic for poultry production in the tropics especially in Nigeria and other countries. A wide range of phytogenic additives has found a growing interest in fortification of poultry diets. Supplementation of natural alternatives to antibiotic growth promoters in order to maintain both birds’ performance and health in the tropics will be a welcome development. Turmeric has reportedly been widely supplemented in poultry diets as natural alternative antibiotics in several studies with outstanding performances. The nutritional, medicinal, haematological and phyto-toxicological effects of turmeric were reviewed in this paper. Hence, turmeric supplementation at recommended inclusion rate in poultry feeds without posing any deleterious effects to the birds’ performances as well as the consumers of the products, and ultimately, leading to better profitability on the part of the farmers, will be a nutritional breakthrough for the farmers in the tropics.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Ayçiçeğinde Tuz Zararı Üzerine Bor Uygulamalarının Etkisinin Belirlenmesi النص الكامل
2018
Ayfer Torun | Ebru Duymuş | Halil Erdem | İnci Tolay | Şahin Cenkseven | Kemal Yalçın Gülüt | Bülent Torun
Tuzluluk, bitki yetiştiriciliğini kısıtlayan, dünyada ve Türkiye’de özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde görülen, bitkisel verimi sınırlandıran ve geniş alanların tarım dışı kalmasına neden olan ciddi bir tarımsal problemdir. Dünyanın farklı bölgelerinde bitki yetiştiriciliğinde ortaya çıkan bor (B) noksanlığı ülkemizde de önemli bir beslenme problemidir. Son yıllarda yapılan çalışmalarda, B noksanlığı altında tuz stresinin yol açtığı zararın arttığı bildirilmiştir. Türkiye'nin en önemli yemeklik yağ bitkilerinden biri olan ayçiçeğinin B noksanlığına en duyarlı bitkilerden biri olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada ayçiçeğinde tuz zararının etkisinin azaltılması üzerine B uygulamasının etkisinin belirlenmesi amacıyla su kültüründe tuzlu ve tuzsuz koşullarda artan oranlarda B uygulaması altında iki ayçiçeği genotipi denenmiştir. Denemede bitkilerin kök ve yeşil aksam kuru madde verimi, B konsantrasyonu ve K/Na ve Ca/Na oranları belirlenmiştir. Denemeden elde edilen sonuçlara göre, kontrol uygulamasına göre tuz ilavesinin yeşil aksam kuru madde verimini azalttığı, buna karşılık B uygulamalarının ise kontrol uygulamasına göre kuru madde verimini görülmüştür. Bitkinin tuz zararını gidermede B’un belirgin bir rolünün olmadığı ve tuzlu koşullarda bitkinin B alım düzeyinin arttığı belirlenmiştir. Bu sonuçlara ilave olarak B noksanlığına ve tuz toksisitesine karşı dayanıklılıkta ayçiçeği genotipleri arasında farklılıkların olduğu gözlemlenmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Ekmeklik ve Makarnalık Buğdaylara Uygulanan Çinko Dozlarının Kadmiyum Alımına Etkisi النص الكامل
2018
Faruk Özkutlu | Halil Erdem
Bu çalışmanın amacı, yüksek Cd konsantrasyonuna sahip toprağa çinko (Zn) uygulamaları ile ekmeklik ve makarnalık buğdayın Cd alımına olan etkisini araştırmaktır. Çalışma sera koşullarında Zn noksanlığına sahip kireç içeriği yüksek bir toprakta tesadüf blokları deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak gerçekleştirilmiştir. Denemede Cd uygulamaları 0 (Cd 0) ve 10 (Cd10) mg kg-1 Cd dozlarında uygulanmıştır. Çinko uygulamaları ise topraktan 0 (Zn 0) ve 10 (Zn 10) mg kg-1 Zn ile toprak + yapraktan (Zn10+3Y; Zn10+8Y) olacak şekilde yapılmıştır. Yapraktan Zn uygulamalarına sapa kalkma döneminde başlanmış ve haftada 1 defa olmak üzere 3 ve 8 defa yapraktan %0,1 dozunda ZnSO4.7H2O uygulaması yapılmıştır. Bitkiler tane olgunluk döneminde hasat edilmiş ve tanelerde Zn ve Cd konsantrasyonları belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlardan topraktan ve toprak+yapraktan Zn uygulamaları ile ekmeklik ve makarnalık buğdayların tane Zn konsantrasyonlarında önemli artışların olduğu görülmüştür. Toprağa Cd uygulaması ile Karacadağ çeşidine göre Harran-95 çeşidinin tanesinde daha fazla Cd birikimi olduğu görülmüştür. Karacadağ çeşidinin kontrol koşullarında 31 μg kg-1 olan Cd konsantrasyonu, Cd 10 koşullarında 3.616 μg kg-1’e, Harran çeşidinin ise 70 μg kg-1 tane Cd konsantrasyonu Cd10 koşullarında 8.434 μg kg-1’e yükseldiği görülmüştür. Bununla birlikte, toprak, toprak + yapraktan Zn uygulamaları, makarnalık buğday çeşitlerinin tane Cd konsantrasyonlarını önemli ölçüde azaltmıştır. Haran-95 çeşidinin Cd 10 koşullarında 8.434 μg kg-1 olan tane Cd konsantrasyonu, Zn10 koşullarında 6.464 μg kg-1’a, Zn10+3Y koşullarında 7.932 μg kg-1’a, Zn10+8Y koşullarında ise 6.745 μg kg-1’a düşmüştür. Sonuçlardan makarnalık buğday çeşidinin ekmeklik buğday çeşidine göre topraktan daha fazla Cd aldığı görülmüştür. Bunun yanında topraktan ve yapraktan Zn uygulamaları ile makarnalık buğday çeşidinin Cd alımında daha fazla azalma olduğu görülmüştür.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Characterization of Probiotic Properties of Lactic Acid Bacteria Isolated from Yoghurt Available in Bangladesh النص الكامل
2018
Mohammad Shaokat Ali | Shamima Ahmed | Md. Forhad Uddin | Abdul Matin | Mohammad Sharif Uddin | Nilufa Yeasmin
Yoghurt is the common fermented dairy product consumed worldwide and it is considered a potential source of probiotic bacteria (Lactobacilli and Lactococci). To assess the in-vitro probiotic properties of lactic acid bacteria, Lactococcus lactis subsp. lactis, Lactobacillus delbrueckii and Lactobacillus plantarum species isolated from yoghurt sold in different local markets of Chittagong region in Bangladesh were examined by morphological characteristics and biochemical tests. In the preliminary test, all isolates were grown well at acidic pH (pH 3-5) while the optimum growth temperature was 37°C and better growth was observed in the presence of 1-8% NaCl concentrations. In addition, the selected isolates were able to survive up to 3% bile salt concentrations while the best tolerance was at 1% bile salt. The strains successfully inhibited the growth of common pathogenic bacteria likely Escherichia coli, Pseudomonas aeruginosa, Salmonella Paratyphi, Staphylococcus aureus and Bacillus subtilis examined by in vitro growth inhibition test. Most of the isolated strains exhibited resistance pattern against ten commonly used antibiotics in foodborne illness in the country. However, the strains in yoghurt sold at Chittagong city have ideal probiotic characteristics and this fermented dairy product could be a potential source of human probiotic bacteria.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Kaliteli ve Dengeli Beslenme Açısından Kanatlı Üretiminin Etkinliği النص الكامل
2018
Ahmet Uçar | Mesut Türkoğlu
Dünya’da gıda eşit dağılmamaktadır. Gelişmiş ülkelerin sağlıkla ilgili sorunu obezite iken, diğer ülkeler açlık ve buna bağlı hastalıklarla karşı karşıyadır. Dünya nüfusunun 2050 yılına kadar 1/3 oranında artacağının bekleniyor olması hayvansal protein üretiminin de artırılmasını zorunlu kılıyor olacaktır. Türkiye’de kişi başına toplam et tüketimi 35 kg, kanatlı eti ise 22 kg’ı aşmıştır ve yumurta tüketimi 200 adet iken yaklaşık 230 lt süt tüketimi bildirilmektedir. Günlük hayvansal protein tüketimimiz 35 g civarındadır ve iletişim çağına ayak uydurabilmek bakımından 45-50 g seviyesine çıkarılması önerilmektedir. Dünyada en yüksek artış kanatlı et sektöründe ve bunu takiben yumurta tavukçuluğu sektöründe görülmektedir, bu artış ülkemiz için dünya ortalaması üzerinde iken kırmızı et üretiminde dünya ortalamasının gerisinde kalınmıştır. Görsel, yazılı ve sosyal medyada bilimsel dayanağı olmayan haberlerin oluşturduğu bilgi kirliliği tüketicilerin olumsuz yönde etkilenmesine sebep olmaktadır. Özellikle gençler başta olmak üzere tüm bireyler, biyolojik değeri yüksek olan yumurta, süt ve et ürünlerini doğal ihtiyaçları düzeyinde tüketebilmelidir. Organik ve free-range sistemlerden elde edilen ürünlere talep eden tüketiciler rahatlıkla ulaşabilmelidir. Ancak hangi sistemde üretilmiş olursa olsun, ürünlerin güvenilir kaynaklardan geldiğinden, üretim tarihi ve sağlıklı bir şekilde elde edildiğinden emin olunmalıdır. Bu derlemede, zihin ve beden gücü yüksek nesiller yetiştirilmesi bakımından son derece önemli olan hayvansal protein kaynaklarından yeterince faydalanılması için artan insan nüfusunu beslemede kanatlı üretiminin etkinliğinden bahsedilmektedir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]What Are The Factors Affecting No-Till Adoption In The Farming System Of Sétif Province In Algeria? النص الكامل
2018
Amar Rouabhi | Abdelmalek Laouar | Abdelhamid Mekhlouf | Boubaker Dhehibi
What Are The Factors Affecting No-Till Adoption In The Farming System Of Sétif Province In Algeria? النص الكامل
2018
Amar Rouabhi | Abdelmalek Laouar | Abdelhamid Mekhlouf | Boubaker Dhehibi
Conservation agriculture is a concept which defines different farming systems. Its implementation depends on soil properties, climate and socio-economic considerations. Since two thousands, no-till technology; which is one facet of the conservation agriculture has begun to take place in the high plains of Sétif province-Algeria. Its adoption is facing several problems of socio-economic and technical issues. This work monitored the track of no-till adoption within a sample of 28 farmers during two years 2014 and 2016. During 2014 farmers were supported financially and technically through a subsidy program that aimed at the support of conservation agriculture via no-till technique. In 2016, the subsidy program has ended; hence, farmers have no longer incentives. Multivariate statistical analyses were performed to diagnose the evolution of no-till adoption and behavior’s farmers between the two periods. In 2016, results showed an increase of no-till area, even though, the drop of the number of adoptive farmers by 71%. The main reasons for adopting no-till according to the adoptive farmers were the minimization of farming operation costs and saving time. However, the major impediments facing no-till adoption; were the rise of weeding charges and the concern of weed infestation especially by bromus.sp, which is a vigorous prevalent weed, which locally developed some pesticide’s resistance. Also, the excessive use of pesticides may be considered as an environmental reason for no adopting no-till.
اظهر المزيد [+] اقل [-]What Are The Factors Affecting No-Till Adoption In The Farming System Of Sétif Province In Algeria? النص الكامل
2018
boubaker dhehibi | abdelhamid mekhlouf | abdelmalek laouar | amar rouabhi
Amar Rouabhi, Abdelmalek Laouar, Abdelhamid Mekhlouf, Boubaker Dhehibi. (21/3/2018). What Are The Factors Affecting No-Till Adoption In The Farming System Of Sétif Province In Algeria? . Turkish Journal of Agriculture: Food Science and Technology, 6(6), pp. 636-641. | Conservation agriculture is a concept which defines different farming systems. Its implementation depends on soil properties, climate and socio-economic considerations. Since two thousands, no-till technology; which is one facet of the conservation agriculture has begun to take place in the high plains of Sétif province-Algeria. Its adoption is facing several problems of socio-economic and technical issues. This work monitored the track of no-till adoption within a sample of 28 farmers during two years 2014 and 2016. During 2014 farmers were supported financially and technically through a subsidy program that aimed at the support of conservation agriculture via no-till technique. In 2016, the subsidy program has ended; hence, farmers have no longer incentives. Multivariate statistical analyses were performed to diagnose the evolution of no-till adoption and behaviorâ??s farmers between the two periods. In 2016, results showed an increase of no-till area, even though, the drop of the number of adoptive farmers by 71%. The main reasons for adopting no-till according to the adoptive farmers were the minimization of farming operation costs and saving time. However, the major impediments facing no-till adoption; were the rise of weeding charges and the concern of weed infestation especially by bromus.sp, which is a vigorous prevalent weed, which locally developed some pesticideâ??s resistance. Also, the excessive use of pesticides may be considered as an environmental reason for no adopting no-till
اظهر المزيد [+] اقل [-]Antalya İli Tarıma Dayalı Sanayinin Yapısal Analizi النص الكامل
2018
Osman Karkacier
Bu çalışmada Antalya ili tarıma dayalı sanayi sektörünün Input-Output Analizi ile yapısal ilişkileri incelemiştir. Bu amaçla Antalya ilinde faaliyet gösteren tarıma dayalı sanayi işletmeleri ile anket yapılmıştır. Anketlerden elde edilen veriler yardımıyla endüstriyel işlemler tablosu oluşturulmuştur. Bu tablo üzerinden input-output katsayılar matrisine ulaşılmış ve leontief matrisi işlemleri ile sektörler üzerinde üretim çoğaltanları hesaplanmıştır. Çalışmada tarıma dayalı sanayi sektörleri toplulaştırılarak 9 sektöre indirgenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre üretim çoğaltanları açısından en yüksek katkıyı sağlayan sektör bitkisel üretimdir. Bu sektörün Leontief Ters Matrisi sütun toplamları 3,26904 olup bu şu anlama gelmektedir; bitkisel üretim sektöründe 1 birimlik bir üretim artışına karşılık diğer dokuz sektörde yaratacağı üretim artışı 3,26904 kat olacaktır. Bu sektörü 3,07305 katsayı bitkisel yağlar ve 2,736016 ile de ile meyve-sebze işleme sanayi izlemektedir. Şekerli ürünler sanayi alanında 1,767583 katsayı hesaplanmıştır. Bu katsayılarla bu alt sektörlerin önemli katkılar sağladığı söylenebilir. İncelenen sektörlerin tümünde birde üretimin bir birim artırılması halinde ilgili satırdaki sektörün üretiminde ortaya çıkacak üretim artışını veren bir başka çoğaltanda söz konusudur. Buna göre unlu mamuller sektörü katsayısı 2,660875 olup en yüksektir. Bu rakama göre incelenen diğer sekiz sektörün üretimlerini bir birim artırmaları halinde unlu mamuller sanayi sekiz sektöre verdiği girdi düzeyini 2,66 kat artırmak durumunda kalacağı söylenebilir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Polifenol Oksidaz Enzimi ve İnaktivasyon Yöntemleri النص الكامل
2018
Leman Yılmaz | Yeşim Elmacı
Polifenol oksidaz enzimi, sebze ve meyvelerde bulunmasının yanı sıra bazı hayvansal organlarda ve mikroorganizmalarda da bulunmaktadır. Enzimatik esmerleşmeden sorumlu olan polifenol oksidaz enzimi meyve ve sebzelerde yaygın olarak bulunan fenolik bileşiklerin kahverengi pigmentleri üreten kinonlara oksidasyonunu katalizleyen bakır proteinlerinin bir grubudur. Meyve ve sebzelerin endüstriyel olarak hazırlanması sırasında polifenol oksidazın katalitik etkisi sonucu enzimatik esmerleşme meydana gelmektedir. Enzimatik esmerleşme fenolik yapıda bileşenler içeren ürünlerde görünüşü bozmakla kalmayıp istenmeyen renk, koku ve tat oluşumuna ve ürünlerin besleyici değerinde önemli ölçüde kayıplara neden olmaktadır. Bu durum ürünlerin tüketici tarafından kabul edilirliğini etkilemekte ve ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Bu derlemede farklı meyve ve sebzelerdeki polifenol oksidaz enziminin bazı karakteristikleri gözden geçirilmiş ve polifenol oksidazı inaktive etmek için kullanılan enzimatik esmerleşme karşıtı kimyasal ajanlar, ısıl uygulamalar, ışınlama uygulamaları ve yüksek basınç uygulaması, vurgulu elektrik alan uygulaması, süperkritik karbondioksit uygulaması ve ultrason uygulaması gibi alternatif yöntemler hakkında bilgi verilmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]Bayburt Koşullarında Yetiştirilen Farklı Bezelye Genotiplerinde Fenolojik Özellikler, Verim ve Verim Unsurlarının Belirlenmesi Üzerine Bir Araştırma النص الكامل
2018
Ümit Girgel | Alihan Çokkızgın | Mustafa Çölkesen | Hatice Çokkızgın
Bu çalışma, 2016 yılında on farklı bezelye genotipinin (Pisum elatius L.(erkenci ve doğal vejetasyon kökenli), Utrillo, Bolero, Reyna, Nihal, Jof, Karina, Pisum elatius L.(doğal vejetasyon kökenli), Senador, Pisum sativum L. (doğal vejetasyon kökenli)) fenolojik özellikleri, verim ve verim bileşenlerini karşılaştırmak amacıyla yapılmıştır. Araştırma Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre üç tekerrürlü olarak Bayburt üniversitesi Aydıntepe Meslek Yüksekokulu deneme alanında yürütülmüştür. Çalışmada bitki boyu, gövde kalınlığı, dal sayısı, ilk bakla yüksekliği, bakla boyu, bakla eni, bitkide bakla sayısı, baklada tane sayısı, 1000 tane ağırlığı ve tane verimi özellikleri incelenmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre en düşük tane verimi değeri 61 kg/da ile doğal vejetasyondan toplanan Pisum elatius L.’populasyonundan alınırken, en yüksek verim değeri ise 138 kg/da ile Reyna çeşidinden elde edilmiştir.
اظهر المزيد [+] اقل [-]