Refine search
Results 1-10 of 25
Kestane Balının Gastronomideki Önemi ve Antioksidan Potansiyeli
2023
Tuba Pehlivan
Bal, insan diyetinin önemli elemanlarından biridir. Kestane balı diğer ballar içerisinde sağlığa sunduğu katkılar nedeniyle özel bir yere sahiptir ve fonksiyonel bir gıda olarak kabul edilir. Bu çalışmada değerli bir ürün olan kestane balının gastronomik açıdan Türkiye ve Dünya’da kullanım alanları ve önemi sosyal medya, internet kaynakları taranarak araştırılmış ve kullanım alanlarının arttırılması amacıyla bütünsel bir yaklaşımla doğru hammadde temininden ürün tasarımı ve sunumuna değin dikkat edilmesi gereken kritik noktalara değinilmiştir. Bu amaçla ülkemizdeki farklı yörelerden elde edilen kestane balı örneklerinde total antioksidan (TAS), total oksidan (TOS) ve oksidatif stres indeksleri (OSI) değerlendirilmiştir. Yapılan analizlerde en yüksek antioksidan potansiyelinin Bursa/Kurşunlu ilinden, en düşük antioksidan potansiyelinin ise Kastamonu/Fakaz ilinden temin edilen örneklerde bulunduğu tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre balın içerisinde bulunan antioksidan etkili bileşiklerin coğrafik bölgelere göre değişiklik gösterdiği ve genel olarak kestane balının antioksidan potansiyelinin yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca kestane balının gastronomik kullanımının yurt dışına göre kısıtlı kaldığı tespit edilmiştir. Ürün tasarımında tat duyusunu etkileyebilecek ürün şekli, kıvamı, tabak rengi, sunum şekli gibi etkenlerden faydalanılabileceği düşünülmektedir.
Show more [+] Less [-]Determination of Phytochemicals and Antioxidant Capacity of Satureja hortensis L
2022
Fatma Ergün
Thyme is one of the spices that is widely consumed in the regions where it grows and is used in many dishes, especially soups, and gives a regional identity to the dish where it is used. In this study, the amount of phytochemicals and antioxidant capacity of the plant Satureja hortensis L. (süpürge kekiği, çibriska) which grows spontaneously and is used as a spice in meals in the Karakoçlar settlement area of Olur district of Erzurum province was investigated. The total amounts of phenolic and flavonoid substances were determined to be 40.85±0.85 mg GAE/g and 26.52±0.46 mg QE/g, respectively. In addition, the DPPH radical scavenging activity of the plant extract was calculated as 45.24 ±3.47 μg TE/mL and the IC50 value was calculated as 177.11±0.99 μg/mL. It was determined that the Cu2+ reducing antioxidant capacity of the S. hortensis plant extract was 2162.09±113.61 μg TE/mL and the Fe3+ reducing antioxidant capacity was 24.36±4.59 μg TE/mL. As a result, it was concluded that the S. hortensis plant, which is known with different names in different regions, has antioxidant potential and can be used as a natural antioxidant source in addition to its common use.
Show more [+] Less [-]Kültür Medyumuna İlave Edilen Antioksidanların Blastosist Gelişim Oranlarına Etkisi
2022
Mehmet Burakalp Yusuflu | Sakine Ülküm Çizmeci
Sunulan çalışmada in vitro embriyo üretiminde kültür medyumlarına eklenen antioksidanların blastosist gelişim oranlarına etkisinin belirlenmesi amaçlandı. Çalışmanın materyalini mezbahadan alınan ovaryumlardan toplanan oositler oluşturdu. Kumulus oosit kompleksleri (COC) stereo mikroskop altında toplandı ve sınıflandırıldı. Çalışmaya alınacak oositler maturasyon ve fertilizasyon aşamalarına tabi tutuldu. Muhtemel zigotlar antioksidanların (L-ergotiyonin 100 μM (n:163), Vitamin E 100 μM (n:151) Sisteamin 50 μM (n:154) ilave edildiği kültür (IVC) droplarına aktarılarak tri gaz (Hera Cell- %6 O2, %6CO2, %88N) inkübatörde kültüre bırakıldı. Kültür ortamındaki 6. ve 7. gün blastosist oranları ve embriyo kaliteleri değerlee yerleştirildi. IVMFC aşamalarında oluşan farklılıklar Ki-kare testi ile değerlendirildi. Mezbahadan toplanan 162 ovaryumdan 966 adet oosit toplandı. Ovaryum başına oosit sayısının 5,96 olduğu A ve B kalite oosit sayısının ise 4,26 olduğu belirlendi. İn vitro maturasyona alınan toplam 690 oositin 655’inin (%94,93) mature olduğu belirlendi. Grupların cleavage oranları sırasıyla %83,44; %80,79; %79,87 ve %83,96 olduğu belirlendi. Kültür aşamasına alınan 655 oositten 140 (%21,37) adet blastosist elde edildi ve gruplardaki blastosist oranları sırasıyla %33,13; %8,61; %7,79 ve %32,62 olduğu görüldü. Yapılan çalışma sonucunda L-ergotiyonin eklenen gruptaki bilastosist oranlarının kontrol grubu ile benzer olduğu ancak sisteamin ve Vitamin E eklenen gruplarda blastosisit oranlarının önemli oranda düştüğü belirlendi. Bu düşüşün antioksidanların dozu yada oosit gelişim yeterliliğinden etkilenmiş olabileceği düşünüldü.
Show more [+] Less [-]Use of Molecular Hydrogen in Food Technologies
2022
Duried Alwazeer | Tunahan Engin
Molecular hydrogen is a colorless, odorless, tasteless, non-toxic, flammable, and diatomic gas. Molecular hydrogen is dissolved directly in water to be used in the form of hydrogen-rich water (HRW) to keep the freshness of fruits and vegetables. The shelf-life of the product was increased and the quality attributes were maintained when hydrogen was applied to some food products such as milk, tea, and fruit juices. Some grain products and greens grew rapidly and their antioxidant substance levels increased when they were supplied with hydrogen-rich water. Molecular hydrogen has shown an important application in food drying in recent years, was used especially in reducing atmosphere drying (RAD) technology. Few studies have been conducted on the use of molecular hydrogen in food products. Due to its various positive effects, the use of molecular hydrogen in the food industries using different techniques and processes could be encouraged by the presence review
Show more [+] Less [-]Antifungal Effects of Some Raw Purple Vegetables on Foodborne Molds by Ethanol Extracts
2020
Gökhan Akarca | Oktay Tomar | Elif Başpınar | Gamze Yıldırım
Vegetables; in terms of vitamins, nutritional fiber, phenolic component and mineral matter has an important role in human nutrition. There are many species of purple-red vegetables, some of which are well-known, such as red beet (Beta vulgaris), black carrot (Daucus carota ssp. sativus var. atrorubens Alef), black radish (Raphanus sativus L. var. niger), purple cabbage (Brassica oleracea L. var. capitata f. rubra). Purple or red vegetables have higher antioxidant potential compared to other vegetables, which have many beneficial properties such as antimicrobial, antifungal, anti-inflammatory and liver protection. Each of vegetables which is black carrot, beetroot, black radish and purple cabbage contains p-coumaric acid, betaxanthin, ellagic acid and indole-3-carbinol respectively. In this study, Antifungal effect of ethanol extracts obtained from red beet, black carrot, black radish which are inner and peel part, purple cabbage against 7 different subspecies of Penicillium, 6 different subspecies of Aspergillus and Mucor racemosus, Botrytis cinerea, Geotrichum candidum, Cladosporium claudosporioides, Rhizopus nigricans species were determined by using disk diffusion method. As a consequence; it was determined that 7 different samples had antifungal effect on 18 different mold species at various rate. The highest antifungal effect was observed with 23.05±0.05 mm zone diameter against A. fumigatus in black radish inner part ethanol extract. This value was pursued by red beet inner part ethanol extract against M. racemosus with 21.44±0.12 mm zone diameter. It was concluded that the lowest antifungal effect on mold species except for P. citrinum, P. solitum and B. cinerea in purple cabbage extract.
Show more [+] Less [-]Sivas İlinde Kültürü Yapılan Kenger (Gundellia tournefortii L.) Bitkisi Tohumlarının Besin Elementlerinin ve Biyolojik Aktivitelerinin Değerlendirilmesi
2019
Handan Saraç | Ahmet Demirbaş | Sevgi Durna Daştan | Mehmet Ataş | Özge Çevik | Nuraniye Eruygur
Bu çalışmada, Gundellia tournefortii bitkisinin tohumlarından elde edilen su ekstraktının GC/MS (Gaz kromatografisi -Kütle spektrometresi) analizi ile genel olarak içeriğinin değerlendirilmesi, makro ve mikro besin elementi konsantrasyonları, antimikrobiyal aktivitesi, toplam antioksidan seviyesi (TAS), toplam oksidan seviyesi (TOS), oksidatif stres indeksi (OSI) değerlerinin belirlenmesi ve çeşitli hücre hatları üzerindeki anti-kanserojen niteliklerinin ortaya konulması amaçlanmıştır. TAS, TOS ve OSI değerlerini tespit etmek için Rel Assay Diagnostics kitler kullanılmıştır. Antimikrobiyal aktivite analizleri, Mikrodilüsyon Broth yöntemi ile Minimum inhibisyon konsantrasyon (MIC) değeri belirlenerek, Staphylococcus aureus (ATCC 29213), Enterococcus faecalis (ATCC 29212), Pseudomonas aeruginosa (ATCC 27853), Escherichia coli (ATCC 25922), Bacillus cereus (ATCC11778), Klebsiella pneumonia (ATCC 13883), Candida albicans (ATCC 10231) ve Candida tropicalis (DSM11953) mikroorganizmaları üzerinde yapılmıştır. Sitotoksik aktivite ise, normal fare fibroblast hücre hattı, HUVEC ve 3 farklı insan kanser hücre hattında MTT yöntemi ile belirlenmiştir. Sonuç olarak, Gundelia tournefortii bitki ekstraktının S. aureus bakterisi üzerinde orta düzeyde, diğer mikroorganizmalar üzerinde ise zayıf düzeyde antimikrobiyal aktivite, iyi derecede antioksidan aktivite ve bazı hücrelerde sitotoksik aktivitesinin olduğu tespit edilmiştir. Bitkinin oksidatif stres indeksinin ise, düşük olduğu belirlenmiştir. Ayrıca, makro ve mikro besin elementi içeriği bakımından Gundellia tournefortii bitkisinin %3,64 N, %0,11 P, %3,78 K, %0,22 Ca, %0,57 Mg, 268,4 mg/kg Fe, 16,7 mg/kg Zn, 19,4 mg/kg Mn ve 8,3 mg/kg Cu konsantrasyonlarına sahip olduğu belirlenmiştir.
Show more [+] Less [-]The Effect of Pruning Age and Diurnal Variability on the Antioxidant Activity of Tea (Camellia sinensis (L.) O. Kuntz) Leaves in Organic Tea Farming
2018
Yusuf Şavşatlı | Aysel Özcan | Muhammed İkbal Çatal | Emine Yurteri | Fatih Seyis
This study was carried out in Rize province in 2016, on fresh leaf samples collected from an organic tea plantation. In this study, the aim was to determine the effect of pruning age (1st year, 3rd year and 5th year following the last pruning) and diurnal variability on antioxidant activity and dry matter rate in tea leaves depending on shoot periods. When the pruning age was considered, the highest antioxidant activity was obtained from the plants which were in 5th pruning age in the 1st shoot period with 4991,1 μmol FeSO4/g dw. In terms of the same trait, the effect of pruning age on antioxidant activity during the 2nd shoot period was insignificant, while the highest antioxidant activity in the third shoot period was obtained from 1st pruning age with 7229.2 μmol FeSO4/g dw. As a general average, considering intraday collecting time, antioxidant activity in leaves collected in morning (07.00) and at noon (12.00) was very close to each other, while the collected leaves in the evening (17.00) had higher values. The dry matter rates obtained from the 1st, 3rd and 5th pruning ages were 23.45%, 25.23% and 25.45% respectively. When the shoot period was considered, the lowest dry matter rate was 20.17% in the first shoot period and the highest dry matter rate was 28.8% in the 2nd shoot period and high values were obtained from the leaves collected at noon.
Show more [+] Less [-]Investigation of Antioxidant Potential and Phytotoxic Effects of Ganoderma lucidum Methanol Extract
2016
Fuat Bozok | Tülin Eker | Gökhan Sezer | Adnan Bozdoğan | Hasan Hüseyin Doğan | Saadet Büyükalaca
The aim of this study is to reveal allelopathic effects and antioxidant activities of methanolic extract of Ganoderma lucidum in Zorkun plateau (Osmaniye). It was determined that methanolic extract of G. lucidum has significantly phytotoxic effect by increasing the doses (1, 2, 4, 8 mg/mL) on Hordeum vulgare and Triticum aestivum. Total phenol and flavonoid amounts of G. lucidum were 114.55 mg/kg and 8.95 mg/kg, respectively. 2,2-diphenyl-1-picrylhydrazyl (DPPH), scavenging activity (60%, 91% and 92%), reducing power (0.83, 1.43 and 2.23 Abs), and nitric oxide (NO) scavenging activity (48%, 55% and 70%) of this mushroom at the different concentrations (1.25, 2.5 and 5 mg/mL) were determined, respectively. However, H2O2 scavenging activity of the different concentrations (0.0156-0.125 mg/mL) was found as 18%, 56%, 60% and 86%, respectively. Based on these findings, it can suggest that G. lucidum methanolic extract has significantly phytotoxic effect and antioxidant activity. The present study is the first report on the phytotoxic effects and antioxidant activities of G. lucidum which consumed and collected from Amanos Mountains.
Show more [+] Less [-]Determination of Some Quality Criteria of the Kefir Produced with Molasses and Plum
2014
Tuğba Kök Taş | Erkut İlay | Ayla Öker
The aim of this study is to determine the quality characteristics of kefir by developing different flavours in order to increase its consumption. Plum (10%) and molasses (7.5%) which are rich in phenolic contents are used to produce kefir in different flavours. Chemical analysis (pH, titratable acidity, dry matter and colour), microbial analysis (total microorganism, Lactobacillus spp, Lactococcus spp. and yeast counts), total antioxidant activity (by ORAC method), total amount of phenolic contents and sensorial properties of all kefir samples were carried out at the 1st, 7th and 14th days of storage. Consequently, the results of pH, titratable acidity and dry matter in the kefir samples were determined to change between the values 4.11-4.39; 0.22-0.30 and 11.9-17.02% respectively, during the storage. In the colour analysis, the redness colour parameter of the kefir sample produced using molasses was determined to be higher compared to the other kefir samples. At the first day of storage, the total antioxidant contents of the control group kefir, plum- added kefir and molasses-added kefir samples were determined as 13.30; 16.80 and 17.35 µmol ml-1; and the total phenolic contents as 945.70; 2535.8 and 2357.6 mg ml-1, respectively. Content of total microorganism in kefir samples varied between 8.91-9.80 log kob ml-1during the storage period. Lactobacillus spp. and Lactococcus spp. contents of kefir produced using molasses were determined to have the highest values with 9.11 and 9.91 log kob ml-1, respectively, at the first day. Yeast content of the plum kefir and the molasses kefir samples including sugar was detected to be higher than that of the controlled kefir sample. According to the results of the sensory analysis, the kefir produced with plum was approved the most by the panelists. As a result of this study, two alternative products with quite high total phenolic content and antioxidant activity were developed for consumers.
Show more [+] Less [-]Rasyona Portakal Kabuğu Tozu İlavesinin Yumurtlayan Bıldırcınlarda Performansa, Yumurta Kalitesine ve Yumurta Sarısı Antioksidan Aktivitesine Etkisi
2023
Alpönder Yıldız | Gözde Kılınç | Osman Olgun | Esra Tuğçe Gül
Bu çalışmada yumurtlayan bıldırcın rasyonlarına ilave edilen portakal kabuğu tozunun performans, yumurta dış ve iç kalitesi ile yumurta antioksidan aktivitesi üzerine etkisinin belirlenmesi amaçlamıştır. Toplam 120 dişi Japon bıldırcını her biri 5 tekerrürlü olan 6 muamele grubuna rastgele dağıtılmıştır. Muamele grupları bazal rasyona 0, 1, 2, 3, 4 ve 5 g/kg seviyesinde portakal kabuğu tozu ilavesi ile oluşturulmuştur. Yumurtlayan bıldırcınların canlı ağırlık, canlı ağırlık değişimi, yumurta verimi, yumurta ağırlığı, yumurta kitlesi, yem tüketimi ve yemden yararlanma gibi performans parametreleri ile yumurta kalite parametreleri rasyona portakal kabuğu ilavesinden etkilenmemiştir Yumurta sarısı DPPH (2,2 difenil-1-pikrilhidrazil) aktivitesi kontrol grubu ile karşılaştırıldığında rasyona portakal kabuğu tozu ilavesi ile linear olarak artmış, ancak yumurta sarısı TBARs (tiyobarbitürik asit reaktif maddeleri) seviyesinde bu etki gözlenmemiştir. Çalışma sonunda portakal tozunun bıldırcınlarda performansı ve yumurta kalitesini etkilemeksizin yumurta sarısı antioksidan aktivitesini iyileştirmek amacıyla rasyonda kullanılabileceği tespit edilmiştir.
Show more [+] Less [-]