Refine search
Results 1181-1190 of 5,301
Farklı Sıcaklık ve Sürelerde Ön Kurutma İşlemine Tabi Tutulduktan Sonra Kızartılmış Glütensiz Cipslerin Yağ Absorplama Kapasitelerinin ve Bazı Fizikokimyasal İçerikleri ile Duyusal Özelliklerinin Belirlenmesi Full text
2019
Ferhat Yuksel | Büşra Yavuz | Aysun Durmaz
Bu çalışmanın amacı, glütensiz cips ürününün derin yağda kızartılmadan önce farklı sıcaklık ve sürelerde ön kurutmaya tabii tutularak nem ve yağ absorplama kapasitesinin araştırılmasıdır. Ayrıca cipsin bazı fizikokimyasal içeriği ile duyusal özelliklerinin belirlenmesi de bir diğer amaçtır. 60°C ve 15 dk’ya kadar yapılan ön kurutma neticesinde örneklerin kuru madde içerikleri artarken sıcaklık 70°C’ye çıkartıldığında azalma göstermiştir. Benzer olarak örneklerin yağ içerikleri aynı sıcaklık ve süreye kadar 19,21 g/100g dan 13,06 g/100g’a kadar azalma gösterirken daha sonraki sıcaklık ve sürelerde artış sergilemiştir. Örneklerin kül, su aktivitesi ve protein değerlerinde herhangi bir değişim gözlenmemiştir. Örneklerin renkleri ön kurutma işleminden önemli derecede etkilenmiş ve ön kurutma şartlarına bağlı olarak parlaklık ve sarılığın azaldığı, kırmızılığın ise arttığı tespit edilmiştir. Duysal analizlerde de panelistler cips örneklerine artan ön kurutma sıcaklığı ve süresine bağlı olarak düşük renk skorları vermiştir. Sertlik, tat/koku, yağlılık ve genel beğenide ise anlamlı bir fark tespit edilmemiştir. Bu çalışmada yağ içeriği azaltılmış ve daha sağlıklı glütensiz cips ön kurutma işlemi kullanılarak üretilmiştir
Show more [+] Less [-]Production and Consumption of Poultry Meat in Benin Full text
2019
Foudelou Issaka Ibrahima
In this article, the production and consumption values of poultry meat are discussed in order to evaluate the entrepreneurial opportunities in the poultry meat production sector. In addition, the annual import of meat and its economic value were also examined. For this purpose, INSAE, Ministry of Agriculture and Livestock (MAEP) and FAO reports were reviewed. In addition, some data from similar articles published on this subject have been used. As a result of this review, it can be said that food products and consumption patterns are changing due to the per capita income growth and the expansion of food options. In Benin, food products and consumption patterns are changing due to the growth of income and the expansion of food choice options. Therefore, per capita meat consumption increased and reached 25.2 kg in 2013. However, according to the average of the world meat consumption in 2013 (43.22 kg / person / year) this amount is very low. In general, 21% of the meat produced in Benin consists of poultry meat. National poultry breeding does not meet the rising demand for meat. The part of local production in consumption decreased significantly from 2005 to 2013 (from 21% to 6%). 98% of the total meat imported to Benin is composed by poultry meat (chicken and turkey meat). From 2010 to 2016, the average of imported poultry meat value is $216,358 million and this situation causes loss of currency. Considering the available data, investment opportunities for poultry production in Benin should be evaluated. In addition, there are significant shortcomings in the field of food safety and the provision. The development of the needs in this sector includes entrepreneurship opportunities.
Show more [+] Less [-]Türkiye’de Üretilen Mısırlarda Mikotoksin Düzeylerinin ve GDO Varlığının Araştırılması Full text
2019
Sanem Argın | Sibel Şimşek Yazıcı
Ülkemizde mısır üretimindeki artış bir yandan sürerken, bir yandan da dünyada mısırın soyadan sonra en çok genetiği değiştirilmiş ürün olması nedeniyle tüketicinin mısır ile ilgili algısı her geçen gün daha olumsuz olmaktadır. Genetiği değiştirilmiş mısırın potansiyel olumsuz etkileri tartışılmakta iken, mısırda insan sağlığı için gözden kaçmaması gereken en büyük tehdit mikotoksinlerdir. Bu çalışmada, Türkiye’nin 24 ilinde bulunan 552 köyün 634 tarlasından toplanan mısır numuneleri GDO, aflatoksin B1, toplam aflatoksin, fumonisin B1, fumonisin B2, T-2 toksin, HT-2 toksin, zearalenon ve deoksinivalenol yönünden incelenmiştir. Tarama yapılan mısır numunelerinin hiçbirinde transgenik elemente rastlanmamıştır. Analiz edilen 634 numunenin sadece bir tanesinde Türk Gıda Kodeksi limitinin üzerinde aflatoksin B1 miktarına rastlanmış, numunelerin toplam aflatoksin değerleri Türk Gıda Kodeksi limitinin altında çıkmıştır. Paçal oluşturulan numunelerin hiçbirinde T-2 toksin, HT-2 toksin, zearalenon ve deoksinivalenol tespit edilmezken, fumonisin tespit edilen numunelerin toplam fumonisin miktarı Türk Gıda Kodeksi limitinin altında bulunmuştur. Bu sonuçlar, yerli üretim mısırların gıda güvenliği açısından uygun standartları sağladığını göstermektedir.
Show more [+] Less [-]Probiyotiklerin Biyogüvenilirlik Özellikleri “Probiyotikler” Full text
2019
Ebru Demir | Gülden Başyiğit Kılıç | Demircan Özbalcı
Probiyotikler yeterli miktarda tüketildiğinde sağlık üzerinde birçok fayda sağlayan canlı mikroorganizmalar olarak tanımlanır. Laktik asit bakterileri (LAB) süt, et, meyve ve sebze gibi gıdaların doğal florasında bulunmakta ve fermente gıdaların üretiminde kültür olarak kullanılmaktadır. Bu bakteriler insan ve hayvanların bağırsak, ağız ve deri, üriner sistemin mikrobiyotalarında da bulunurlar ve bu ekosistemlerde faydalı etki gösterebilirler. Bazı Lactobacillus türleri, Bifidobacterium spp., Saccharomyces boulardii ve diğer bazı mikroorganizmalar sağlığa yararlı olmak amacıyla, gıda takviyesi şeklinde probiyotik olarak kullanılmaktadır. Probiyotiklerin, tedavi sürecinde olan hastaların çoğunda yarar sağladığı bilinse de, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalarda risklerin mevcut olduğu belirtilmektedir. Organ ve immün yetmezliği olan ve gastrointestinal bariyerde bozulmaları bulunan hastalarda probiyotiklerin kullanımının enfeksiyonlara neden olabileceğine dair bulgular giderek artmaktadır. Probiyotiklerin bir tedavi seçeneği olarak kullanılması için olumsuz etkilerinin olmadığının kanıtlarla tespit edilmesi gereklidir. Öncelikle probiyotik olarak kullanılacak LAB’nin tanımlanmasında klasik biyokimyasal testlerin yetkin bir laboratuvarda moleküler yöntemlerle tamamlanması önemlidir. Farklı antibiyotiklere direnç, virülans faktörlerinin varlığı ve biyojenik aminlerin sentezi probiyotik bakterilerin güvenilirliği için öncelikle incelenen parametrelerdir. Probiyotiklerin güvenilirliğinin değerlendirilmesinde; probiyotik suşun farmakokinetiği ve probiyotik suş ile konakçı arasındaki etkileşimler üzerine çalışmalar bulunmaktadır. Probiyotikler için güvenlik ve kullanım protokolleri ile ilgili gerekli standartlar bulunmamaktadır. Probiyotiklerin, bir hastalığın tedavisi veya önlenmesi amacıyla kullanılabilmesi için daha fazla bilgiye ihtiyaç duyulmaktadır. Probiyotiklerin olumsuz etki gösterme olasılığını belirleyebilmek için probiyotik kullanımı hakkındaki bilgilerin revizyonu önemlidir.
Show more [+] Less [-]Histomorphological Study on the Pyloric Caeca and Intestine of Black Sea Trout (Salmo labrax Pallas, 1814) Full text
2019
Osman Tolga Özel | Isa Coskun | Eyüp Cakmak | Recayi Cimagil
This study was conducted to determine about the histomorphology of anterior, middle and posterior intestines and pyloric caeca of fifth-generation Black Sea trout (Salmo labrax Pallas, 1814). The adult Black Sea trout were 29 month age and averagely weighted 1106.9±73.88g. Pyloric caeca and intestine tissue of twenty fish were taken in seawater. Intestine was divided into three sections: anterior, middle and posterior. Pyloric caeca and intestine had four layers from the inside to outside: mucosa, submucosa, muscularis and serosa. Muscularis was gradually decreased from the beginning of the anterior intestine to the end of the posterior intestine. While pyloric caeca had the lowest muscularis, anterior intestine had the highest muscularis. The highest villi length was obtained in middle 1, and also posterior intestine had two types of villi as simple and complex villi. Simple villi had lower villi length and fewer villi number. Complex villi, branched out along the intestine, contained a large of simple villi. As a result, the histomorphological structure of the midgut section of the adult Black Sea trout shown an alteration section by section.
Show more [+] Less [-]Tokat İli Meyve-Sebze Üretiminde Pestisit Kullanımı ve Üreticilerin Bilinç Düzeyleri Full text
2019
Gülistan Erdal | Hilmi Erdal | Bekir Ayyıldız | Merve Ayyıldız | Adnan Çiçek
Bilinçsiz ve yoğun kullanılan pestisitlerin insan ve çevre sağlığı açısından önemli problemlere yol açtığı pek çok çalışma ile ortaya konulmuştur. Bu anlamda üreticilerin pestisit kullanımındaki bilinç düzeylerinin araştırılması önem arz etmektedir. Araştırmanın ana materyalini; Tokat ili merkez ilçede belirlenmiş olan 10 adet köyde meyve-sebze üretimi ile uğraşan üreticiler ile yapılan anket verileri oluşturmaktadır. Köylerin üretim miktarı göz önüne alınarak toplam 110 anket yapılmıştır. Veriler 2017 yılı Ekim-Aralık ayına aittir. Anketlerden elde edilen bilgilere göre, Tokat’ta meyve-sebze- üreticilerinin %97’sinin pestisit kullandığı ancak yaklaşık %50’sinin kullandıkları ilaç içeriği hakkında bilgisinin olmadığı belirlenmiştir. Üreticilerin pestisit seçiminde kendi tecrübeleri (%50) ve ilaç bayilerinin tavsiyelerini (%80) dikkate aldıkları gözlenmiştir. Üreticilerin yaklaşık %55’i pestisit kullanım maliyetlerinin 2 bin TL ile 5 bin TL arasında değiştiğini belirtmişlerdir. Üreticiler ilaçlama yaparken korunma önlemlerini tam olarak almadıklarını daha çok eldiven ve maske kullandıklarını belirtirken pestisitlerin insan ve çevre sağlığına verdiği zararlar boyutunda bilinçsiz olduklarını kabul etmektedirler. Ancak üreticiler, pestisit kullanımının ürünlerde bıraktığı kalıntı oranlarının gıda güvenliği açısından oluşturduğu tehlike hakkında hiçbir fikre sahip değildirler. Bunun yanında köylerinde ya da ortak bir bölgede yapılacak eğitimlere kayıtsız kalmayacaklarını ifade etmişlerdir. Bu bağlamda üreticilerin bilinçlendirilmesi konusunda uzman eğitimlerin yapılması ve bu eğitimlerin sürekliliğinin sağlanması, kalıntı analizlerinin yapılarak verilen eğitimlerin geri beslemesinin izlenmesi gerekmektedir.
Show more [+] Less [-]Niğde Bölgesinde Tarımsal Sulama Amaçlı Güneş Enerjisi Potansiyelinin Teorik ve Deneysel İncelenmesi Full text
2019
Burak Şen | Remzi Gözyuman | Mustafa Bayrak | Oğuzhan Yıldız
Yenilenebilir enerji kaynaklarına olan yönelme son yıllarda giderek artmaktadır. Bu yöneliş, öncelikle potansiyel hesaplamalarıyla başlamış, zamanla teknolojilerin uygulamasına geçilmiştir. Teknolojik anlamda güneş enerjisi uygulamaları; genelde ısıtma, elektrik üretme ve tarımsal sulama amaçlı olmaktadır. Elektrik üretmede fotovoltaik pil (PV) uygulamaları, dünya çapında büyük ivme kazanmıştır. Fotovoltaik sulama sistemlerinde boyut analizi yapılırken, kullanılan eski metotlar, sadece üretilen hidrolik enerjinin gereksinimlerini dikkate alırdı. Bu metotların aksine bu çalışmada problem, sistematik olarak ele alınıp, sistemin bütün elemanlarının ve bileşenlerinin analizleri yapılmıştır. Bu çalışmada, öncelikle Niğde’nin tarımsal yapısına uygun olarak, patates üretimi yapılan işletmenin enerji ihtiyacı belirlenmiştir. Söz konusu çalışmalar göstermiştir ki; tarımsal amaçlı sulamada, çok büyük bir enerji ihtiyacı bulunmaktadır. Bu enerji ihtiyacının güneş enerjisi ile karşılanmasının ekonomik boyutu sistemin projelendirilmesi, uygulanması ve üretilen elektriğin değerlendirilmesine göre çok değişkenlik göstermektedir. Çalışmada, bu sorunlar uygulama ve farklı senaryolar dahilinde irdelenmiştir.
Show more [+] Less [-]Farmer’s Satisfaction Regarding Land Consolidation in Turkey Full text
2019
Osman Karkacıer | Selma Karabaş
Farmland consolidation is defined as the aggregation of farm lands that are fragmented and dispersed in agricultural sector with the aim of increasing their size for efficiency. The aim of study is to determine the effects of land consolidation practice and its impact on farmer satisfaction levels. Farmer satisfaction analysis was conducted on farmers which have land consolidation practice areas in different regions in Turkey. The data was obtained to be conducted from 1349 farmer interviews in 10 provinces by survey in 2015, and it was based on Likert scale that measured farmer satisfaction level. The data which is used in this analysis was tested by reliability analysis, and the results were obtained via factor analysis and logistic regression. It was found that has positive opinion on land consolidation over 87 percent of farmers, and also was recommended these practices to other farmers. Moreover, the results showed that the important ones from effective factors on farmer satisfaction can be listed as follows: cost reduction, decreasing conflicts between farmers, irrigation and drainage efficiencies, having confidence in technical staff, and facilitating agricultural works.
Show more [+] Less [-]The Assessment of Androgenic Response of Two Nematode Resistant Pepper (Capsicum annuum L.) Genotypes Full text
2019
Flavien Shimira | Davut Keleş | Hatıra Taşkın | Kazım Abak
Pepper is one of the most cultivated vegetables worldwide and also consumed substantially as a flavouring ingredient in different culinary traditions. Therefore, many researchers have focused on its breeding to develop new varieties. One of plant breeding aims is to attain disease and pest resistance. The use of tissue culture methods in plant breeding has many advantages. The response of two nematode resistant pepper genotypes to the anther culture and the effect of cold pre-treatment to the floral buds have been investigated in this study. Alata 2095 and Alata 2096 both specified as resistant to the nematode by Alata Horticultural Research Institute (Alata, Mersin, Turkey) were used as plant material. Two pre-treatments were used in this study: cold and no cold. In cold treatment, flower buds were kept in fridge at 4°C for 24 hours prior to the anther culture. Murashige and Skoog medium contained 0.25% activated charcoal, 6.5 g L-1 agar, 0.5 mg L-1 6-benzyl-amino-purine (BAP), 4 mg L-1 naphthalene-acetic-acid (NAA), 15 mg L-1 silver nitrate (AgNO3), and 30 g L-1 sucrose was used. After assessment, the highest mean of plant number was 39.08 per 100 anthers for Alata 2095 genotype. It was 46.61 and 31.56 in cold and no cold treatment, respectively. For Alata 2096 genotype, the mean was 1.96 per 100 anthers (1.68 and 2.25 in cold and no cold treatment, respectively). Statistical analyses confirmed that there was significant difference between treatments, genotypes and also significant interaction between those factors. At the end of the study, we can say that Alata 2095 genotype has a good androgenic response and it can be beneficial in further pepper breeding studies.
Show more [+] Less [-]Effect of Regional Development Levels on Organic Products Consumption Full text
2019
Hasan Eleroğlu
Demand for organic products has been increasing in recent years. However, from time to time, some negativities encountered in marketing may lead to contraction in production or loss of product value. It is useful to know consumer preferences to create appropriate marketing and product patterns. This study was conducted to determine the pattern of organic product consumption in the TR72 region (Kayseri, Sivas and Yozgat) and the regional variation in the amount of overpayment. For this purpose, a face-to-face survey was conducted with 1350 families in order to determine the consumption pattern and value of organic products of consumers in TR72 region. As a result of the analyses, the difference between the regions in terms of consumed organic drinks, milk, eggs, chicken meat and vegetables and fruits were calculated as significant. In addition, regional differences were found to be significant in terms of consumption season, brand, organic egg and poultry overpayment rates. According to the findings; regional development level, income level and conscious consumption factors are effective on organic product selection, brand preference, consumption season and overpayment for organic product.
Show more [+] Less [-]