Affiner votre recherche
Résultats 1-10 de 15
Determination the Heavy Metal Contents of Wastewater from the Leather Factory
2020
Özgür Canpolat | Metin Çalta
In this study, it is aimed to determine the heavy metal pollution caused by wastewaters of leather factory in Keban Dam Lake (Agın region). For this purpose, water samples were taken monthly during one year from the selected stations (wastewater of leather factory, wastewater discharged region and open water region). The concentrations of some heavy metals (Cu, Fe, Zn, Cr, Ni, Cd, As and Hg) were determined in water samples. The ranges of elements were found as Cu=11.71-19.14; Fe=82.03-169.92; Zn=39.06-70.31; Cr=58.59-82.03; Ni=2.5-10.25; Cd=45-72.5 mg/L; As=43.57-76.0 and Hg=0.42-0.76 µg/L in wastewater; Cu=6.25-9.74; Fe=42.96-87.89; Zn=16,21-42,96; Cr=39,06-58.59; Ni=1.22-7.25; Cd=23.75-45.0 mg/L; As=20.32-37.92 and Hg=0.19-0.38 µg/L in discharged water to dam lake, Cu=0.31-0.52; Fe=0.24-0.54; Zn=0.43-0.67; Cr=0.05-1.12; Ni=0.002-0.004 and Cd=0.009-0.02 mg/L in open water respectively. It has been determined that heavy metal pollution is very high in the wastewater of leather factory and discharged water to Dam Lake. Among these heavy metals, the most accumulated metal was chromium. In all three regions, the lowest concentrations were found in winter and the highest concentrations were found in summer. The results were compared with tolerable values for heavy metals provided from the WHO, EC and USEPA standards for freshwater. Cu, Fe, Zn, Cr and Ni concentrations in the wastewater and discharged water to the Dam Lake were found above the standard values given by WHO, EC and USEPA.
Afficher plus [+] Moins [-]Artan Dozlarda Kurşun (Pb) Uygulamalarının Tütün Çeşitlerinin Büyüme, Pb ve Mikro Element Konsantrasyonlarına Olan Etkileri
2019
Ahmet Kınay | Halil Erdem
Kurşun (Pb), belirli eşik konsantrasyonları aştığında insanlar, hayvanlar ve bitkiler için tehlikeli olan bir ağır metaldir. Tütün bünyesinde yüksek konsantrasyonlarda kurşun biriktirebilen bir bitkidir. Kurşun alımında tütün genotipleri arasındaki farklılıklar ve bitkilerin kurşuna verdikleri henüz cevap açıkça belirlenmemiştir. Bu çalışmanın amacı, Pb dozlarının (Pb 0; 0,25; 2,5 ve 10 mg kg-1) iki farklı tütün çeşidinin (Xanthi/2A ve Nail) biyomas (kök ve yeşil aksam) üretimi, Pb konsantrasyonu ve mikro besin konsantrasyonları üzerindeki etkilerini belirlemektir. Kontrollü koşullar altında yetiştirilen tütün çeşitlerine artan Pb dozları ile birlikte temel makro (N, P ve K) ve mikro (Fe ve Zn) besin elementleri verilmiştir. İki farklı tütün çeşidinde biomas üretimi (kök ve yeşil aksam kuru madde verimi), yeşil aksam Pb, Zn, Fe, Mn ve Cu konsantrasyonları belirlenmiştir. Artan dozlarda Pb uygulaması ile çeşitlerin kuru madde verimi önemli ölçüde etkilenmiştir. Kök ve yeşil aksamda ortaya çıkan azalmaya karşın, artan dolarda kurşun uygulamaları ile tütün çeşitlerinin yeşil aksam kurşun konsantrasyonlarında istatiksel olarak önemli artışlara neden olduğu ortaya çıkmıştır. Artan dozlarda Pb uygulaması ile tütün çeşitlerinin yeşil aksam Zn, Fe, Mn ve Cu konsantrasyonlarında istatiksel olarak önemli artış ve azalışlara neden olduğu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak en yüksek kurşun dozunda dahi Nail ve Xanthi/2A tütün çeşitlerinin yeşil aksamında 1,0 mg kg-1’ın altında Pb konsantrasyonuna sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Buna rağmen kurşun ile kirlenmiş topraklarda yetişen tütün çeşitleri ile yapılan tütün mamulleri insanlar içim risk teşkil etmektedir.
Afficher plus [+] Moins [-]An Investigation on Cd, Cu, Zn, Pb, Cr, Fe Levels in Diopatra neapolitana (Delle Chiaje, 1841) and Sediments That Inhabit
2018
Elif Çağrı Taş | Zeki Ergen | Uğur Sunlu
This study was carried out to determine the concentrations of some heavy metals (Cd, Cu, Pb, Zn, Cr and Fe) in Diopatra neapolitana (Delle Chiaje, 1841) and sediments in the middle region of İzmir Bay. In the two-year period between autumn 2002 and summer 2004, it has been determined that metal concentrations in D. neapolitana vary over time. The order of accumulation of metal concentrates in D. neapolitana was determined as Cd
Afficher plus [+] Moins [-]Comprehensive Risk Assessment of Heavy Metal Accumulation in Surface Sediment of Lake Tortum Based on Ecological Indices
2016
Serkan Kürker
In this study, ecological risks arising from the accumulation of some heavy metals in surface sediments of Lake Tortum are discussed based on the use of ecological indices, such as enrichment factor (EF), contamination factor (CF), pollution load index (PLI), potential ecological risk index (PER) and the mean probable effect concentration quotient (mPEC-Q). Sediment samples were collected from six different sites using Van Veen grab and heavy metal and organic carbon content of sediments were determined. Results testify to the existence of minimal to moderate contamination in lake sediment. The highest value for the enrichment factor pertains to Cd caused by the use of fossil fuels in settlement areas in the lake catchment. PLI and PER estimations, on the other hand, reveals the presence of low heavy metals-induced ecological risk in lake sediments. Ranging between 15% and 29%, mPEC-Q values are indicative of the fact that Lake Tortum is a low-moderate priority site in terms of toxicity level caused by heavy metals.
Afficher plus [+] Moins [-]Accumulation Of Heavy Metals in Bee Products Effect of Distance From Highway
2014
Servet Arslan | Adem Arıkan
Distance from the highway to the effect of heavy metal accumulation in bee products in order to investigate in this study; four different apiaries which have four km interval have been established from Tokat-Turhal highway side towards the north. Each station of a total 9 of 36 units bee colonies were placed. Honey, pollen and propolis samples were taken from these colonies in the months of April-July in 2009. The obtained samples (copper, zinc, iron, cadmium, chromium, lead and heavy metals such as manganese) content were investigated. According to the distance from the highway in honey samples averages of zinc, iron, chromium and manganese, there was no statistical difference between averages, while averages of copper, cadmium and lead were found significant differences between the averages. In the pollen samples, averages of zinc, iron, cadmium, chromium and manganese indicated no statistical difference between the averages, while, averages of copper and lead were found to be statistically significant. İn the Propolis samples, averages of copper, zinc, iron, chromium, lead and manganese determined no statistical difference between the averages, significant differences were detected between the averages of cadmium. Cadmium accumulation in the maximum occurs at the edge of the highway, the maximum accumulation of other metals have been seen in other stations When considering, due to traffic only metal cadmium at a level that considered as important in bee products be said to constitute pollution.
Afficher plus [+] Moins [-]Keban Baraj Gölü Örencik Mevkiinden (Elazığ) Yakalanan Capoeta trutta’nın Kas Dokusundaki Bazı Ağır Metal Düzeylerinin Karşılaştırılması
2021
Özgür Canpolat | Metin Çalta
Keban Baraj Gölü ülkemizin en büyük ikinci baraj gölüdür. Bunun yanı sıra gerek su ürünleri potansiyeli gerekse elektrik üretimi açısından ülkemizin en önemli baraj göllerinden biri olma özelliğine de sahiptir. Bu çalışmada, Keban Baraj Gölü Örencik mevkiinden yakalanan Capoeta trutta balık örnekleri kullanılmıştır. Bazı ağır metallerin (bakır, demir, çinko, krom, nikel, kadmiyum, arsenic ve civa) Capoeta trutta’nın kas dokusundaki konsantrasyonları ile bu balığın insanlar tarafından tüketilmesi durumunda sağlık riski oluşturup oluşturmadığı araştırılmıştır. Ayrıca, ağır metal birikimi ile balığın bazı biyolojik özellikleri (ağırlık, uzunluk, cinsiyet) arasındaki ilişki de belirlenmiştir. Çalışma sonucunda Capoeta trutta’nın kas dokusunda en fazla birkim gösteren ağır metalin çinko, en az birikim gösteren ağır metalin ise kadmiyum olduğu tespit edilmiştir. Capoeta trutta’nın kas dokusundaki ağır metal konsantrasyonlarının balığın ağırlığına, uzunluğuna ve cinsiyetine bağlı olarak değişiklik gösterdiği bulunmuştur. Capoeta trutta’nın kas dokusundaki ağır metal düzeylerinin EPA, WHO ve FAO tarafından önerilen değerlerin altında olduğu, dolayısıyla bu balığın insanlar tarafından tüketilmesi durumunda sağlık riski oluşturmayacağı tespit edilmiştir.
Afficher plus [+] Moins [-]Doğu Karadeniz Sahili Batlama Deresi’nde Dağılım Gösteren Bazı Balık Türlerinde Ağır Metal Birikiminin Değerlendirilmesi
2018
Mustafa Türkmen | Ekrem Mutlu | Sena Zebel | Aysun Türkmen
Bu araştırma Temmuz 2011 ve Mayıs 2012 tarihleri arasında mevsimsel olarak gerçekleştirilmiş olup çalışmada Giresun sahillerinde denize dökülen Batlama Deresi’nde dağılım gösteren bazı balık türlerinin kas ve solungaç dokularındaki ağır metal birikimleri değerlendirilmiştir. Analiz edilen balıklarda ağır metal birikimleri ortalama ppm olarak kas dokuda; Co: 1,47-1,64 Cr: 0,09-0,36, Cu: 0,92-11,0, Fe: 8,01-17,6, Mn: 1,46-2,20, Ni: 2,69-3.55, Pb: 1,83-2,63, Zn: 9,80-17,0; solungaçta; Co: 2,14-3,99, Cr: 0,20-0,58, Cu: 1,32-22,6, Fe: 52,2-140, Mn: 13,1-20,3, Ni: 7,85-13,6, Pb: 2,75-6,28, Zn: 37,5-80,8 düzeylerinde bulunmuştur. Bunun yanı sıra çalışmada, kas doku için günlük ve haftalık alımlar hesaplanmıştır. Bu değerler uluslararası kuruluşlar tarafından bildirilen sınır değerlerinin altında olduğundan, çalışmanın yapıldığı zaman, çalışılan türler ve metaller açısından bu bölgede yakalanarak tüketilen balıkların insan sağlığı üzerine herhangi bir tehdit oluşturmayacağı söylenebilir.
Afficher plus [+] Moins [-]The Effect of Humic Acid Applications on Some Morphological, Physiological and Biochemical Characteristics of Eggplants Irrigated with Water Contained Heavy Metals in High Concentration
2014
Sevinc Kiran | Fatma Özkay | Kuşvuran Şebnem | Ellialtıoğlu Şebnem
In this study, it was aimed to demonstrate the effect of humic acid applications on some morphological, physiological and biochemical characteristics of eggplant genotypes (Burdur Merkez, Burdur Bucak, Kemer and Giresun) irrigated with the irrigation water with a high content of heavy metal and determined previously salt tolerance levels. In studies conducted in controlled greenhouse conditions, eggplant seeds germinated in the growth substrate a mixture of peat and perlite and the seedlings were transplanted into pots at 20 days after sowing. Plants when they are 4-5 true leaves, 3 different humic acid levels (0, 500, 1000 ppm) have been applied and 7 days later after this application began to be watered with 3 different irrigation water comprising a mixture of various doses of heavy metals (control: 0 ppm; I. Mixture: 0.2 ppm 5 ppm to 0.01 ppm Cd + Cu + Pb + 2 ppm Zn, II. mixture: +0.02 ppm 0.4 ppm Cu 10 ppm Pb + Cd + 4 ppm Zn). Field capacity level for the plants 40 days after quenched with water after which time they were harvested and samples for analysis were performed. In the study plants were investigated for shoot and root fresh weight, shoot and root dry weight, shoot and root length, leaf area, chlorophyll and MDA level of superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT), ascorbate peroxidase (APX) and glutathione reductase (GR) enzyme activities All genotypes are adversely affected by heavy metal applications. In parallel to increase the dose, heavy metal mixtures led to a reduction in values of fresh and dry weight of shoot and root, stem and root length, leaf area of eggplant genotypes. MDA and antioxidative enzyme activities increased in plants irrigated with water containing a mixture of heavy metal. Humic acid applications had a positive effect on reducing of the limiting effect of heavy metal stress on growth and development. As a result, compared to sensitive genotypes Giresun and Kemer, salt tolerant genotypes Burdur Merkez and Burdur Bucak showed much better resistance to abiotic stress factor which consists of heavy metal applications. The obtained results; formed also an opinion about that plants evolved similar strategies for resistance to abiotic stresses such as salinity, drought and heavy metal stress.
Afficher plus [+] Moins [-]Bazı Peyzaj Bitkilerinde Krom Konsantrasyonunun Tür, Organ ve Trafik Yoğunluğuna Bağlı Değişimi
2021
Hakan Şevik
Günümüzde insan ve çevre sağlığını tehdit eden en önemli problemlerin başında hava kirliliği gelmektedir. Hava kirliliğinin pek çok bileşeni bulunmakla birlikte, bunlar arasında ağır metaller ayrı bir öneme sahiptir. Bunun sebebi ağır metallerin bazılarının düşük konsantrasyonlarda bile toksik olmaları, canlılar için besin elementi olan birçok ağır metalin bile yüksek konsantrasyonlarda zararlı olmaları, canlı bünyesinde biyobirikme eğiliminde olmaları, doğada kolay kolay bozulmamaları ve bunlara ek olarak sanayi ve trafik kaynaklı olarak havadaki konsantrasyonlarının sürekli artmasıdır. Bundan dolayı özellikle trafiğin yoğun olduğu, sanayi faaliyetlerinin yürütüldüğü ve nüfusun yoğun olduğu alanlar gibi riskli alanlarda havadaki ağır metal konsantrasyonlarının izlenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada da, Samsun kent merkezinde yetiştirilen ve peyzaj çalışmalarında sıklıkla kullanılan; Tilia tomentosa, Aesculus hippocastanum, Ligustrum vulgare ve Catalpa bignoides türlerinin, trafiğin yoğun olduğu, az yoğun olduğu ve hemen hemen hiç olmadığı alanlarda yetişen bireylerinde Cr konsatrasyonlarının değişimleri belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamında bitkilerden yaprak, kabuk ve odun örnekleri toplanmış, kabuk ve yapraklarda ayrıca yıkama işlemi uygulaması da yapılmıştır. Çalışma sonucunda, çalışmaya konu türlerde Cr konsantrasyonlarının tür, organ ve trafik yoğunluğu bazında önemli ölçüde değiştiği belirlenmiştir.
Afficher plus [+] Moins [-]Changes in Some Heavy Metal Concentratıons Due to Organ and Traffic Density in Tilia tomentosa
2019
Ezgi Abacioglu | Hatice Akarsu | Çiğdem Özer Genç | Ayşe Öztürk
The level of pollution has reached the dimensions that threaten human health, with the rapid urbanization and the increase of energy consumption especially in developing countries. Every year in the world, millions of people lose their lives because of air pollution. Heavy metals have a separate precaution in pollutants, especially in terms of human health, because they can remain intact in nature for long periods of time, they tend to bioaccumulate and some are toxic or carcinogenic even at low concentrations. Therefore, monitoring of heavy metal pollution and determination of risky areas is very important. Biomonitors are the most commonly used methods for monitoring heavy metal pollution. However, determining which organelles are more suitable for monitoring the metal is essential in order to ensure that the monitoring is reliable. In this study, it was aimed to determine the variations of the concentration of Ba, Na, Al, B, Ca, Fe, K, Mg and Mn elements depending on the traffic density in leaves, seeds and branches of Tilia tomentosa which are grown in areas with heavy, low dense and non traffic areas. As a result of the study, it was determined that the heavy metal concentrations in leaves and seeds except Fe were increased due to traffic density. This situation can cause serious problems for human health, especially since the leaves and seeds of linden individuals grown in traffic-intensive areas are consumed as tea.
Afficher plus [+] Moins [-]