In the study carried out, obtaining environmentally friendly biopolymers from sustainable sources and their usability as biomaterials were investigated. For this purpose, collagen from bovine achilles tendon, fibroin from silkworm cocoon, sodium alginate from brown sea algae and bioactive components from gel of aloe vera were isolated and purified. Product efficiency were calculated as 79.8% (w/w), 69,49% (w/w from cocoons), 35.1% (w/w) and 1% (w/v dry weight in gel) for collagen, fibroin, sodium alginate and aloe vera, respectively. Tissue scaffolds were prepared from these biomolecules by freeze drying method. However, aloe vera gel could not maintain the structural integrity in solid form and could not form a 3-dimensional scaffold. FTIR analyzes of fibroin, collagen and sodium alginate scaffolds showed that the products were obtained pure and the chemical structure was preserved during lyophilization. Surface analyzes with SEM, on the other hand, supported that the scaffolds are suitable for tissue engineering applications. As a result, it was determined that bioactive polymers were obtained from sustainable sources, generally at room conditions, with high yield, instead of petroleum-derived polymers, and they could be used as biomaterials. Obtaining biomolecules from sustainable sources in this way has significant potential in solving both the raw material problem and the environmental pollution caused by polymers.

Yürütülen çalışmada sürdürülebilir kaynaklardan çevre dostu biyopolimerlerin elde edilmesi ve biyomalzeme olarak kullanılabilirliği araştırılmıştır. Bu amaçla, sığır aşil tendonundan kollajen, ipek böceği kozasından fibroin, kahverengi deniz alglerinden sodyum alginat ve aloe vera jelinden biyoaktif bileşenler izole edilerek saflaştırılmıştır. Ürün verimi kollajen, fibroin, sodium alginat ve aloe vera için sırasıyla %79.8 (w/w), %69.49 (w/w kozadan), %35.1 (w/w) ve %1 (w/v jeldeki kuru miktar) oranında hesaplanmıştır. Bu biyomoleküllerden dondurarak kurutma yöntemi ile doku iskeleleri hazırlanmıştır. Ancak, aloe vera jeli katı formada yapı bütünlüğünü koruyamayarak 3-boyutlu iskele yapı oluşturamamıştır. Fibroin, kollajen ve sodyum alginat iskelelerin FTIR analizleri ürünlerin saf olarak elde edildiğini, liyoflizasyon sırasında kimyasal yapının korunduğunu göstermiştir. SEM ile yüzey analizleri ise iskelelerin doku mühendisliği uygulamaları için uygun olduğunu desteklemiştir. Sonuç olarak, petrol kaynaklı polimer yerine sürdürülebilir kaynaklardan, genel olarak oda şartlarında bioaktif polimerler yüksek verimle elde edilmiş ve biyomalzeme olarak kullanılabilecekleri belirlenmiştir. Biyomoleküllerin bu şekilde sürdürülebilir kaynaklardan elde edilmesi hem hammadde sorununun hem de polimer kaynaklı çevresel kirliliğin çözümünde önemli potansiyele sahiptir.