Уточнить поиск
Результаты 1-5 из 5
Effect of Salt Applications on Plant Growth in Some Pole and Dwarf Bean Genotypes
2020
Enes Fidan | Aytekin Ekincialp
In this study, the responses of 20 different bean genotypes (13 pole and 7 dwarf) to salt (NaCl) stress at 0 mM, 25 mM and 50 mM were investigated. Salt application was performed together with irrigation water in the same time every day during 4 days. In the study, which was prepared according to randomized plot design with 3 replications, the plants were grown in the pots containing peat-perlite in a ratio of 2:1 under climatic conditions of 23±2°C. Root dry matter, root fresh and dry weight and some nutrient contents (Phosphorus-P, Copper-Cu, Zinc-Zn, Manganese-Mn, Iron-Fe and Magnesium-Mg) were investigated in order to determine salinity tolerance in bean genotypes. The data obtained from the study revealed that salt stress responds differently in both genotypes and applications. When the average of applications of 25 mM and 50 mM salt stress was examined, it was found that while root fresh and dry weight, root dry matter (%) and Fe content increased compared to control group, Mn and P content decreased. Among the genotypes exposed to salt stress, while four genotypes [two pole (numbered as 13 and 19) and two dwarf (numbered as 8 and 11)] were determined to be tolerant to salt, 3 genotypes [one pole (numbered as 14) and two dwarf (numbered as 18 and 20)] were evaluated as sensitive.
Показать больше [+] Меньше [-]Current Situation, Problems and Solutions of Bean in TR71 Region
2014
Sevgi Çalışkan
The common bean (Phaseolus vulgaris L.) is the most widely grown edible legume species in the world. Its acreage is 28.8 million hectares and production is 23.1 million tons. It ranks third among legume crops after chickpea and lentil with acreage of 93.174 hectare and production of 200.000 tons in Turkey. TR71 Region covers the provinces of Kırıkkale, Aksaray, Niğde, Nevşehir and Kırşehir. In this study, current situation of common bean agriculture is discussed. TR71 Region which has 12.6% of cultivation area and 13.8% of production of common bean in Turkey and seed yield is 234 kg da-1 in TR71 region. Niğde which had the first rank in terms of cultivation area and as well as production amount in the common bean, constituted 38.16% of cultivation area and 45.90% production amount. Becoming widespread of common bean cultivation in fallow fields will make great profits to as well as farmers in the region and as well as country's economy in TR71 Region of Turkey which is about 30% of arable land.
Показать больше [+] Меньше [-]Investigation of the Effect of Fertilizer Doses on Bean Pod Properties
2022
Leyla İdikut | Duygu Uskutoğlu
The bean plant is a legume plant that binds free nitrogen of the air by the nodosity formed in the roots. For this reason, it was aimed to investigate the effect the pod of bean characteristics of bean by applying different doses of phosphorus and nitrogen on Göksun beans cultivar. In the study, 0, 3, 6, 9 kg da-1 phosphorus and 0, 4, 8, 12 kg da-1 nitrogen doses were applied to Göksun bean variety. The pod length (cm), pod width (mm), pod diameter (mm), number of pods per plant (edet), weight of a single pod (g), number of seeds per pod (pieces), weight of single seeds (g) of Göksun bean cultivar were investigated. In the research, it was noted that the effect of phosphorus doses only on the pod diameter, the effects of nitrogen doses on the pod length, pod diameter, pod width, single seed weight and seed number of pod were significant. The differences in number of pods in the plant, seed number of pods, pod length, pod weight, single seed weight in terms of phosphorus and nitrogen interaction were founded statistically significant. According to the results of the research, it was determined that 4 kg da-1 and above nitrogen dose applications made a positive contribution in terms of pod properties
Показать больше [+] Меньше [-]Fasulye Bakteriyel Adi Yaprak Yanıklığı Hastalığına Karşı Farklı Bor Bileşiklerinin Etkileri
2020
Ayşegül Gedük | Kubilay Kurtulus Bastas | Şaban - Kordali | Ferah Yılmaz
Xanthomonas aXonopodis pv. phaseoli (Xap)’nin neden olduğu adi yaprak yanıklığı hastalığı, tropikal ve subtropikal iklimlerde önemli verim kayıplarına neden olan ve tohumla taşınan en önemli fasulye bakteriyel etmenlerinden biridir. Hastalıkla mücadelede antibiyotikler ve bakırlı preparatlar kullanılmakta, ancak patojenin dirençli mutantlarına ve fitotoksisiteye neden olmaları nedeniyle sorunlar yaşanmaktadır. Bor (B), bitki için temel bir besin elementidir ve ayrıca bitki hastalıklarına direnç sisteminde önemli bir rol oynar. Bu çalışmada, 12 farklı bor bileşiğinin Xap üzerindeki etkileri araştırılmıştır. In vitro denemelerde, kimyasalların Xap popülasyon gelişimlerine etkileri ve MIC değerleri belirlenmiştir. Kontrollü koşullarda, 6 haftalık hassas fasulye çeşidi Aras 98 bitkileri, 108 CFU ml-1 yoğunlukta Xap süspansiyonu ile inokule edilmişlerdir. Bitkiler, in vitro’da belirlenen ve kimyasala göre değişen 5 farklı (1, 5, 10, 20, 40 mM) konsantrasyonda 7 gün ara ile iki kez muamele edilmişlerdir. Hastalık şiddeti, 1-9 skalası ile değerlendirilmiş ve kontrole göre (%81,15) en düşük hastalık şiddetine sahip bileşikler; sodyum tetrafloraborat (%13,88) ve potasyum tetrafloraborat (%15,38) olarak belirlenmiştir. En düşük hastalık şiddeti ise borik asit uygulaması (%78) ile elde edilmiştir. Bitkilerde kimyasalların fitotoksik etkileri tespit edilmemiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulara bağlı olarak, bazı bor bileşiklerinin, fasulyede adi yaprak yanıklığı hastalığı üzerindeki önemli etkileri ile organik ve sürdürülebilir tarım içerisinde yer alabileceği düşünülmektedir.
Показать больше [+] Меньше [-]Fasulye Bakteriyel Adi Yanıklık Hastalığına Karşı Farklı Bakırlı Bileşiklerin Etkililiği
2021
Metin Balçık | Kubilay Kurtulus Baştaş
Xanthomonas axonopodis pv. phaseoli'nin neden olduğu bakteriyel adi yanıklık (CBB), üretim alanlarında tüm fasulye çeşitlerini etkileyen en tahripkâr bakteriyel hastalıktır. Bu çalışmada, farklı iklim özelliklerine sahip Konya ve Afyonkarahisar illerinde yaygın olarak yetiştirilen Alberto çeşidi kuru fasulye üzerinde CBB hastalığına karşı farklı bakırlı preparatların etkililiği araştırılmıştır. Tarla koşullarında 5 haftalık fasulye bitkileri, yüksek virülent Xap k133 izolatının 108 hücre mL-1 konsantrasyonundaki bakteri süspansiyonu ile inokule edilmişler ve inokulasyonlardan sonra 5’er gün arayla 2 kez üretici firmalar tarafından önerilen dozlarda bakır hidroksit, bakır sülfat pentahidrat, bakır oksiklorür + bakır hidroksit ve bakır oksiklorür uygulanmıştır. Hastalık şiddeti (%) ve hastalık skoru, 0-9 skalası kullanılarak değerlendirilmiş ve kimyasalların etkililikleri su püskürtülen kontrol bitkileri ile mukayese edilerek Abbott formülü yardımıyla belirlenmiştir. Elde edilen istatistiki verilere göre, en etkili bakırlı preparat %42,59–47,25 etkililik oranlarıyla bakır oksiklorür uygulaması ile tespit edilmiş, bakır sülfat pentahidrat ise %7,69–12,96 oranları ile en düşük etkiliğe sahip olmuştur. Tarımda aşırı miktarda bakır kullanımının çevre ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin yanısıra bakteriyel patojenlerde bakıra dirençli ırklar gelişmektedir. Ülkemizde kuru fasulyede CBB hastalığına karşı en etkili bakırlı preparatın belirlenmesi amacıyla yaygın kullanılan preparatların etkinliği ilk kez araştırılmıştır ve elde edilen bulgular ile daha az bakır kullanılarak organik ve çevre dostu sürdürülebilir bir fasulye üretimi yapılabileceği düşünülmektedir.
Показать больше [+] Меньше [-]